Güneş,Ay,Dünya ve Gezegenlerin yaratılış ...

Yedi göğün kırmızı altından hesapsız kapıları vardır,hepsinin şifresi birdir,
Hepsi kilitli olup onların anahtarlarının ismi,yani şifresi: Allahü Ekber'dir.

Her göğün reisinin desturuyla kapıları kapıcılarca açılan nurlu bir hanedir,
Yedi gökten her birinin kalınlığı ve yüksekliği ise beş yüz yıllık mesafedir.

Her iki göğün arası beş yüz yıllık yol olup, yedi göğün toplulukları çadır tutmuşlardır,
Bunlar yerin çevresinde bulunan sekiz kaf dağının yedisi üzerinde karar etmişlerdir.

Sekizinci Kaf dağı, dünya göğünün içinde yeri kuşatmıştır ve bu şekilde olmuştur,
Dünyayı çevreleyen göklerin alt kısımları ise bu dağlar üzere nihayet bulmuştur.

Yedi göğün altında, dünya göğüne bitişik olan denizin içinde güneş ışığını oldurur,
Bu durum dünyaya ay ve yıldızların doğuş ve batışını ve bazı durumlarını bildirir.

Hak Teâlâ, dünya göğü altında ve ona bitişik bir su denizi yaratmıştır ki, bu deniz,
dünya göğünün içini kaplar,bunun dalgaları, hava üzerinde Hak'kın emriyle alır hız.

Şanı Yüce Allah, güneşi, ayı ve yıldızları kendi arşının nurundan yaratıp ol demiştir,
Güneş ay ve yıldızları gökteki bu su denizinin içinde balıklar gibi yüzücü eylemiştir.

Bütün yıldızlardan, güneşi daha büyük ve nurlu edip, sonra ayı nurlu tutmuştur,
Sonra Cibril aleyhisselâm kanadıyla ayın yüzünü mesh edip, ışığını yok etmiştir.

Ayın nuru sönük olup, dünyanın dönüşü ile gece gündüzden farklı olmuştur,
Senelerin sayısıyla ayların hesabı mümkün olup,yıl ay ve hafta hayat bulmuştur.

Hak Teâlâ bu deniz içinde,güneş için üç yüz altmış kulplu elmas araba yaratmıştır,
Güneşi bu arabanın üzerine koymuş olup,her bir kulptan bir melek tutmuştur.

Ta ki onlar, güneşi arabasıyla o denizde doğudan batıya çekip götürürler,
Üç yüz altmış kulpundan üç yüz altmış melek tutup güneşi geri getirirler.

Hak Teâlâ ay için de üç yüz kulplu, sarı yakuttan bir araba yaratıp can katmıştır,
Ayı onun üzerine koymuştur. Her bir kulpu kavramak için bir melek tayin etmiştir.

Ta ki onlar, ayı,arabasıyla doğudan batıya alıp götürürlerken ay gökte şekil alıp ışır,
Yine ay için lacivert cevherden altmış kulplu mahfaza vardır bunu altmış melek taşır.

Yıldızların büyüklerine onar melek, küçüklerine birer görevli melek alıp götürürler,
Allah'ın takdiri üzere onları, o denizde hareket ettirip, bir vakitte doğdurup batırırlar.

Kaf dağının gerisindeki o deniz içinde, yıldızlar kendi doğuş eksenine doğru akarlar,
Gökte kayan ateş parçalarıyla,orada kulak misafiri olan şeytanları taşlayıp yakarlar.

Hakkın kudretiyle güneş, ay ve yıldızlardan ancak beşi için ayrı bir güzergah tutulmuştur,
Güneş ay ve gezegenler için dünya yerinin iki tarafında doğuş ve batış yerleri yaratılmıştır.

Buna yedi gezegen derler,her gün başka yerden doğup, başka bir yere batarlar,
Gök yüzünde Yüce Allah’ın kudreti ile dünya yüzeyine ayrı bir güzellik katarlar.

Güneş için doğu tarafında kaynayan siyah balçıktan yüz seksen ateş çıkarak oynar,
Sonra batı tarafında siyah balçıktan çıkan yüz eksen kaynak ateş üzerinde kaynar.

Güneş, aziz ve alim olan Allah'ın takdiriyle,altı ay boyunca dünyaya ısı katar,
Her gün yeni bir doğuş yerinden doğup sonra yeni bir batış yeri içinde batar.

Altı ay sonunda önceki doğuş ve batış yerlerine dönüp senenin bitiminde geri gelir,
Sene boyunca güneyden kuzeye, kuzeyden de güneye kayarak gideceği yolu bilir.

Bunun için, kışın güneşin doğuş ve batış yerleri güneyde olup,kuzeye kışı katar,
Üç ay boyunca yaz günlerinde kuzey yönünde doğar ve kuzey yönünde batar.

Eğer bu yakıcı güneş ışınları, o deniz içinden süzülmeden bize gelse insanlar ölürdü,
Güneş bize yakın olur,yer yüzünde bulunan bütün canlı yaratıklar yanıp kül olurdu.

Kaynak:Marifetname-Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri.