kin ve öfkenin hışmından kaçıyordu adalet
oysa yol onun
yol/suz/luk cem-i cümlenindi Günçiçek
*******
gece değil, günün tam ortasında
ve gözümüzün içinde
sonsuz şehvetle sevişirken ölü seviciler
kutsanmış şaraba bandırıyorlardı
yalanla yoğrulmuş ekmeği
büyük bir iştihayla
ötelerden sızan cılız ışığın
muğlak karanlığında oynaşan her bir gölge
kör kör bakakaldılar aniden
karanlığa alışmış gözleriyle
sonrasında Günçiçek...
gümbür gümbür gürleyen gökten
düşmeye başladı iri damlalar
köşe- bucak her noktada
kıstırılmış şaşkın bakışları ve
alaysı bir gülüşü yakaladı gün
yatağından doğrulan her bir ölü sevici
başlarında borazancıbaşı
bir ağızdan bağırmaya başladılar
intikam, intikam...
oysa ne onlar ’ak/paktı
ne cılız ışığı tutan el
soyan, soyduran, soyulan
bakan, bakılan, oğul, uşak, kız
beraber oynayan herkes
birbirine karıştı apansız
el, kol, bacak,
göz, kulak, kafa
kim kimdir, kim kimindir arap saçı
ya kış uykusuna yatmış öbür mahlukat
*****
şimdi onlar,
çapaklı gözlerini silerek avuçlarıyla
kıpır kıpır kıpırdanmakta
ve inan bana Günçiçek
her birinde bütün devreler yanmış ki
korkarım
bir daha toparlanamayacak...
*****
ha.....adaleti mi soruyorsun
ardına bile bakmadan
o hala kaçıyor tozu dumana katarak
.
Kayıt Tarihi : 1.6.2014 11:34:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Adaleti ararken...
TÜM YORUMLAR (1)