Koca bir kalabalık bizim şehir
Sen yalnız,
Koca bir çığlık bizim eller
Sen sessiz,
Bir sensizlik hali çöktü geceye,
Hal den anlamayan bir gece, hain be.
Karanlık zaten, neden ki? örtmek için mi!
Sensizlik halini...
Oysa ben deki haller, bir tür delilik
Demli bir bardak çay isterim
Isterim ama
Sen kokan teninden
Senin ellerinden
İcmek isterim.
Geçen gün yürüm sahilinde senin,
Sen o sahilleri bilirsin,
Biz henüz 16 idik... öylesi ve nasıl gençtik
Nasıl bildik nasıl eriştik birbirimize,
Biz seninle her daim Arnavutköy sahillerinde idik...
Yeşil nasıl bir renktir...
Nasıl bir derinlik..gözbebeğinin yeşili...
Ağacın dalındaki çam kokusu gibi
Nasıldır deniz yosunu kokusu teninde
Nasıldır özlemenin ötesinde
Nasıldı acep yaşamak... ölmek gibi
Resimler yaptım sizin için
içinde kocaman dünyalar,
Neşe içinde paylaşılan,
İçinde dostluklar,
Sevdalar
Sanırım yola dönme zamanları yaklaşıyor,
İçimize çekilmek ve insanı çok kafaya takmamak gerek,
İnsanca titreşimler müziğin tınısında kalmış,
Bazılarımızın yeni keşifleri bizim eskidiklerimiz
Bazılarımızın yazdıkları bizim usandıklarımız,
Çerçeve ve manzara bir gölge gibi,kaplamaya çalışıyor memleketi,
Sevdanın yankısı, kalbimdeki sonsuzluk
Notalara dökülen yılların ismi yok.
Sana son dokunduğum andan
Tüm sonsuzluk içinde bir küçük mutluluk bize gelen
En güzel anlatım ise bir şarkının notalarında
Bir sevdanın dudaklarında,
Sonu olmayan kabuslar gibi dünyalar,
Dua ile korunan yaşamlar doğmuş,
Hayatlar bilmediği hesaplara, yenik.
Adamlar,
Çocukkar,
Söylemek istediklerinin içinde kaybolan,
Zihin oyunlarına yenilen zaman içerisinde.
Kelimesiz kalmıştı adam,
Sessiz ve kelimesiz bir oyun gibi,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!