Mümin genişledikçe, günahkâr darda kalır
Rahmete uzak düşer, duadan arda kalır
Çelişkiyle bocalar, kaybeder öz saygıyı
Atamaz yüreğinden endişeyi, kaygıyı
Günahlar çoğalınca kalpleri mühürler Hakk
İzzeti yiter kulun, baş iken olur ayak…
Ahireti satarak dünyalığı almıştır
Kuştüyü döşeklerde uykulara dalmıştır
Israrcı günahkârda, olmaz hayâ duygusu
Gaflet üzere sürer, onun uzun uykusu
Allah’tan ayrı düşmek, ne büyük bir azaptır
Hayânın kaybolması,Hakk katında gazaptır
İblisi dost edinir, vicdanıyla yüzleşir
Günaha giden yollar yakınlaşır, düzleşir
Hakk, günahkâr kulların kalbine korku verir
Yüreğindeki iman, balmumu gibi erir
Haz almaz ibadetten, kulluk angarya olur
Ruhu yabancılaşır, yurdunda parya olur
Şeytan şer bayrağını kalp kalesine diker
Gönüllü teslim olur, gafil boynunu büker
İner iman sancağı, kulluk kalesi düşer
Nefsin kör kazanında nedamet aşı pişer
Günahlar mümin kulun izanını söndürür
Kaydırır ayağını, hakikatten döndürür
Basireti kör olan, derdi bini aşkındır
Mahkûmdur karanlığa, ahirette şaşkındır
İmana yüz çeviren Hakk katında fasıktır
Huzurun uzağında; yüzü kara, asıktır
En büyük kötülüğü gafil kendine yapar
Azılı düşmanıyken, döner nefsine tapar
Rahman’ın dostlarından gönlü kayar şeytana
Yenildikçe yenilir, döner çıkar meydana
Zehri ilaç zanneder, ilacı zehir beller
Gönül bahçelerinde kurur goncalar, güller…
Allah’tan yüz çeviren, şeytanın kulu olur
İsyan mektuplarının kıymetsiz pulu olur
Can kulağıyla dinler şeytanın sözlerini
İblisin kör parmağı kör eder gözlerini
Hakk’ı söylemeyen kul, dilsiz şeytan gibidir
Kalbi fitneye açık, geniş meydan gibidir
Sabır ve sükûneti, İblis siler süpürür
Kul raydan çıkmış gibi, öfkesinden köpürür
Nefsine köle olan, alnından akıtmaz ter
Sonsuzluğu düşünmez, ücreti peşin ister
Kalp gözü körelenin, basireti bağlanır
İnkâra düşen kulun, gönül gözü dağlanır
‘Ölmeyeceğim’ sanır; beyinsizler, alıklar…
Kulu Hakk’tan koparır, aldatır dünyalıklar
Günahlar zayıf halka, çöktürürler bedeni
Kulluk imtihanında kaybetmenin nedeni
İşlenen her bir günah, belâları çağırır
Sağırlaşan nefsine bangır bangır bağırır
Günahlar Rabbimizle koparır bağımızı
Karanlığa döndürür aydınlık çağımızı
Mümin günah işlerse kalbe bulaşır siyah
Tövbeyle silinmezse sıradanlaşır günah
Şeytan vesvese verir, hedefini şaşırtır
Mümin’i korur Allah, dağ taş demez aşırtır
Sabırla yola çıkan, belâyı savuşturur
Hakk’ın izinde gitmek, Cennete kavuşturur
Gece gün ‘Allah’ demek, ne güzel bir anıştır
Yaradan’ı unutmak; gaflettir, aldanıştır…
Uzak dur kötülerden, kötülükler bulaşır
Cennet nimetlerine sabredenler ulaşır…
Kayıt Tarihi : 26.10.2016 13:52:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Nihat Malkoç](https://www.antoloji.com/i/siir/2016/10/26/gunahkarlar.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!