Filizin Kesik o ses yine kulaklarında …''E kızım eeee''..
Kadın yalpalayarak ayağa kalktı. Pencereye doğru yürüdü..Kimbilir Nevvale onu bulup evine getirmese kapısını açmasa beklide ölmüştü...
Otuz beş yaşında daha..
Oysa ruhu öyle yorgun ve bitkindiki..
Saçları darmadağın koyu kahverengi kısa lüleler omuzlarında..Kimbilir kaç haftadır hiç tarak görmemişti..
Çocuk yuvasında geçen bir çocukluk ve sonrası..İçkiyle başlayan ardından bu kahrolası madde..
Haydi çek bir iki derken elinde kaba sarılmış kalın sigara görünümlü o bela. Verildikçe zorla alışıp gitmişti..
Devlet korumasından çıkartıldığında genç bir kızdı umutları hayalleri yinede toz pembe..
Sevdiği adam işte o Sedat. Genç kız evleneceklerini sanarken onun bir madde satıcısı olduğunu öğrenmesi şok etkisi yaptı..
Hovarda insan kandırmakta usta yalancı birinin elinde kimbilir aşka inanmasına kurban edilen kimsesiz kaçıncı kızdı Filiz..
Her ortamda kaybolmuş hayatlar vardır işte buda öyle bir hayat..Bazen rüzgara kapılıp giden tohum bataklık kıyılarında üreyen zambaklar gibi bir türlü bataklığa uyumsamaz iğreti durur....
Adı gibi bir Filizdi oda akranlarından aşağı kalmayan iyi güzel yürekli bir kız..
Ailesini bulmayı denedi ilk yıllarda ..Sorular hazırdı aklınca..
Neden beni sokağa bıraktınız iki yaşında diyecekti..Daha neler neler belkide..
Biraz nazlanacak sonra affedecekti. Kendini sokak kaldırımına oturtup eline şeker verip terk eden annesini..
Fakat sadece bulunduğu mahalle ve buna tanık olan orada oynayan ve eşgal veremeyecek kadar küçük olan çocuklar yazıyordu polis kayıtlarında..
Yalnız hiç dinmeyen bir uğultu gibi kulaklarında o mırıltı :e kızım eee..Belkide annesinin çocukluktan kalan tek anıydı o ses..
Sıkıldığında iki tane sigara sarıp maddeyi içine çekince acılar bitti sanıyordu ilk zamanlar ..
Fakat Sedat onu terk ettiğinde oda bu illet maddeyi çoğalttı..
Zaman içinde ciğerleride mahvolmuştu..Şimdi nefes sorunları başlamış, kimse tarafından istenmeyen kişi haline gelmişti Filiz.
İki gün önce parktaki bankta uyuklarken tıknaz orta yaşlı bir kadın elinden tutmuş evine almıştı.
Tek başına üç çocuğu büyütmüş güçlü bir kadındı Nevvale..
Çaresizlere elinden geldiği kadar yardım eden mahallenin sevgi annesi..Filiz bir haftadır sokağa çıkmıyordu ..
İkindi vakti elleri cebinde İstanbulun arka sokaklarında hızla yürüyordu şimdi..Nevvale gelmeden gidip bir yerlerden bu maddeyi bulmalıydı ama cebinde tek kuruş yoktu..Birden elleri yine titremeye başladı.
Boğazı kuruyor göz kapakları sanki iki parmaklı bir canavar tarafından iyice açılmaya uğraşılıyordu..
Aciz çaresiz ve bu kahrolası madde için her şeyi yapacak durumdaydı.
Bu öyle bir şeydiki bir kere bağımlılık başladımı insan onu alabilmek için her kötülüğü yapabiilrdi..
Sedatla beraberken onun erkek arkadaşları ile içki içmeye bile razı olurdu madde karşılığında..Sevgi Aşk Sedatın ihanetini yalanlarını görüp onu iyice tanıdıktan sonra bunlara inancıda kalmadı..
Niye diyordu niçin yaşıyayımki artık hem kim için..?
Yürüye yürüye deniz kenarına geldiğini fark etti.
Yaz sonları bazen akşam üzeri deniz dalgalı olur. Marmara'nın denizi bir başladımı arkası gelir hırçın dalgaların.. Dudaklarını iyice kurudu..Üzerinde ince sarı bir tişört evine sığındığı kadıncağızın soluk pijaması ve siyah spor ayakkabıları..
Beton yükseltiden eğilip denizin kıyılarına baktı.
Gri dalgalı deniz kıyıdaki donuk siyah taşları olabildiğince dövüyor çevresinde başka hiç bir ses duyulmuyordu..
Sadece yan taraftaki bankta genç bir kızla delikanlı sarılmış oturuyorlardı..
Hiç bir amacı umudu yoktu artık hayata dair..Yaşam ne demekti ? ya mutluluk? o sadece mutlu olmayı ümit edebilmişti aklı erdiğinden beri ..
Aksi olan ihanet kimsesizlik yıkmıştı genç kadını ..Yıllarca Sedatın yanında sadece onun oyuncağı olmuş, dayaklarına ihanetine katlanmıştı..
Daha doğmamış bebeğini bile Sedatın kendisini darp etmesinden kaybetmişti..
İşte sonrada bozuk para gibi ortaya atılmıştı..
Onu bu maddeye alıştıran adam artık hayatında da yoktu kalbinde olmadığı gibi..
Oysa hiç bir şeyi olmadığı halde kendisine evini açan Nevvale tek başına ayakta durmuş bir kadındi.
Eşi ölmüş hiç bir gelir bırakmadığı halde o çocuklarına dik durup çalışıp bakmış onları meslek sahibi yapmıştı..İşte buda bir kadındı bazen bir kaç işe yaramaz erkeğe bedel..
'Ama niye'? dedi kendi kendine.. ''Benim yaşamımı sürdürmem niye''..
''Nevvale'nin çocukları var. Onlar annelerini çok seviyorlar arıyorlar mutlu ediyorlar, ya ama ben ne bir ailem, ne bir çocuğum, dünyada hiç kimsem yok''..
Oysa Nevvale'de temizlik yaptığı evde onu düşünüyordu şimdi..
Filliz'in hikayesini dinledikten sonra onu evine aldığı sokaktan kurtardığı için daha çok seviniyordu..
Bu kadın kötü olamaz diyordu için için, melek gibi yüzü var, sevgi görmemiş mutsuz ama ben onun en yakın dostu olacağım beraber aşacağız..
Filiz'in sessiz duruşundan bir haftada artık düzeldiğini o kahrolası maddeyi unuttuğunu sanıyor onada birde iş bulup abla kardeş gibi yaşıyacaklarını planlıyordu..
Oysa Filiz hala orada deniz kenarında dinelmiş ufuklara bakıyordu..Rüzgarsa güneş batarken hızını artırmıştı..Denize yaklaştı , bacakları titriyordu..Dönüp baktı bankta oturan iki sevgilide çekip gitmişti.. Elleri buz gibi oldu öte yandan boğazıda kurumaya başlamıştı.. Serin havada sırtından ateş cıkıyor gibiydi ellerine inat..
İçindeki o çirkin çığlıklı kadın Filiz bak madde yoksa sende yoksun diyordu..Kriz yine git gel yapıyordu bedeninde anlaşılan ..Yine çenesi kasıldı.. İki gündür kullanmadığı uyuşturucuyu almak için cebinde kuruş yoktu..
Buz gibi denizin kollarına atmaya hazırladı acılı bedenini. Bütün acısının biteceğine inandı o an ..
Denize doğru bir adım attı..O anda arkasından bir el hızla hırkasını kavradı ''hayır Filiz hayır yapma''..Bu Nevvale'ydi..Onu evde bulamayınca aramış buraya kadar gelmişti..Filiz'in dudakları titredi gözlerini yere indirdi inleyerek..''Yaşamak istemiyorum Nevvale abla lütfen bırak''..Kadın onun elini iten incecik kolunu güçlü elleriyle sımsıkı tuttu inadına..''Hayır canım yaşıyacaksın'' dedi..Eğilip yüzüne baktı acıyarak Filiz''in..''Biz beraberiz bak,ben inanıyorum sen bu maddeden kurtulacak yeni bir hayata başlıyacak her şeyi unutacaksın''..
Kıyıda beraberce yürümeye başladılar yavaş yavaş.. Sevgi ve Nevvalenin bakışlarındaki yumuşaklık bir insanın hayata geri dönmesi için gösterilecek çabaların en işe yarayanıydı..
Biraz sonra İkiside gülümsemeye başladı. Nevvale mırıldandı ''bak canım olmazsa hastaneye yatar tedavi olursun'' ..Filiz yorgundu başını sessiz koyu mavileşen göğe kaldırdı yıldızlar öyle canlı parlak görünüyorduki derin bir nefes aldı sanki yeniden doğuyor gibiydi..Akşam olmaya başlamıştı ikiside geldikleri yöne doğru yürümeye başladılar .Hava kararsada sabah yine olacak güçlü ve mücadeleci iyi niyetli insanlar hep kazanacak kazandıracaktı..!!
Belgin Sönmez
Kayıt Tarihi : 12.12.2018 21:34:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Onlarca yitirilmiş hayatlar ..
ben bu illetten çok sevdiğim yeğenimi kaybettiğim için,
acım şuan misli misli çok,
ne yapmalıyız dedim,sevdiklerimize ilgi ve sevgiyle yaklaşıp
helede gençlerimizin çevresini çok dikkatli takip etmeliyiz,
bağımlılığını farkettiğimiz anda da..hemen utanıp sıkılmadan
onları tedavi ettirmeliyiz...
başaranlar çok,ama biz farketmekte çok geç kalmıştık
ne yazıkki..
"Yitirilmiş hayatlar" bir yanda...
Bir yanda hala var olan "iyilik melekleri..."
İşte mücadele o insanlarla kazanılıyor..
Nevvale gibilerle...
Düzgün, akıcı ve konusunu iyi işleyen bir yazı..
Tebrik ve takdir ile Belgin Hanım..
Teşekkürler Mustafa bey..
beğeniyle okudum
Saygıyla kadim dost..
TÜM YORUMLAR (6)