Gün Ortasında Gece
-I-
Gün; beynimizin kutsal mekânlarından
Topuklarımızı mıhladıkları gündür
Hangi hazla çaprazına kondu
Kargalar ve kavgalar
Ve ben yağmalanmış vitrinlerin korkuluğu
Bekleme beni artık çarmıhım,
Göğe yücelmek üzeredir dualarım
Usandım boş havuzda kurbağalama yüzmekten
Bir de uşak kralın hür köleliğinden
Duyularım yalan dolu asrın mahpesinde
Duygularım insanlığın en sahtesinde köle
Yaşıyoruz her gün, öle öle
Düşlerim kadar çorak aşkın yamaçlarından
Ağıtların acısı sardı bulutları
Hüzme hüzme boşaldı sağanak
Ruhumun buzullaştığı o sisli gecede
Zifiri karanlığı söken ay ışığı
Düğümledi bütün karanlıkları
Bir esrarlı bilmecede
Birde ben egoist hülyalarımdan firar edip
Tüm benliğimi arıtırsam benliklerden
Bekliyorum ya şafaktan ya şakaktan
Bir teselli öpücüğü konarsa yanağıma
Secdeden kovulmuş putlar kadar somurtkan
Siyah bir tabuta koyun sessizliği
Fikirde kalabalık, eylemde yalnızlık
Örümcek ağında tutsak dev misali
Kıyam edemedik, kıyameti bekledik
Gecenin rengi solmadan yarınlara
Zalimin günahına ağlasam,
Mazlumun ise âhına
Ve bir de yüreğim parça parça olsa
Her parçasına bir kefen biçseler
Bin ölmek için, bir doğdu deseler
Belki pansuman olur yarama
Ancak dayanamadığım tek işkence,
Fikrimin kollarında kelepçe
Yorgunlar yolumu kesti yokuşlarda
Bir de başlamadan ah!
Öylece yorulmak var ya.
-II-
Akrebin kollarında uyurken ben,
Dağarcığıma yuva yapmış ejder
Darağacımdan selüloz edilmiş kâğıtlara
İnfazımı yazmışlar ki, ölümden beter
İzzet; zalimin çizmesinde kanlı pençe,
Zillet; medeniyet tahtında kraliçe
Ve fakat değilse tüm bunlar rüya,
O halde amuda kalkmış dünya
Gülmek için gül ektik yıldızlara
Yarınları derledik doğum sancılarından
Usandım asalak vampire kan pompalamaktan
Bıktım tıkanmış sistemlere damar olmaktan
Anlamadı hümanizm, insanlığa olan aşkımı
Nefreti kurşunladım diye kırdılar silahımı
Sevgiyi yudumladım diye sıktılar boğazımı
Gökkuşağı iklimiyle karanlığı boğan renk
Kalbimin ritmiyle rakseden ahenk
Bir serap olsan bile avuçlarımda
Bekliyoruz kurumuş dudaklarımızla neşeni
O gizli meltem konarsa kamburumuza
Ancak gülemediğim tek eğlence
Dansözün kıvır dediği düşünce
İsyanlar beynimi eritti buzullarda
Bir de yangınlarda ah!
Öylece üşümek var ya
-III-
Ben kurtuluşuma kurbanlar adarken
Boynumu sıvazlayan o mahzun bıçak
Ruhumu boğazladı sessizce
Sahte ilahların gücü adına
Yalanların öcü adına
Konuştuğumda hissettim ancak
Susturulduğumda tattığım azabı
Ne bedensiz ruhun
Ne keyfiyetsiz güruhun
Hakkıdır en çılgın slogan
İnancı parçalanmış umudun
Kaybettiğimi anlayınca
Artık tam zamanı gözlerim; ağla
Hıçkırıklar dualara tempo tutmuş
Gözyaşı yanaklarda manga manga
Gürül gürül çağlasın tövbesiz günahıma
Essin bir ânlık bin âhıma esinti
Yüreğimde aşkımı körükleyen fırtına; Esenlik
Hem benlik hem senlik
Nefesimde varsa bir nefeslik nefret
O dipsiz ve semasız mezarda ütopya
Bekliyorum kış ortasında baharı
Kardan ayaz tohum ekilince sırtıma
Yoruldum zürafanın boynunu topuğumla kaşımaktan
Utandım aşkımı yakmayan ateşte yanmaktan
Ancak bilemediğim tek lehçe
Kavramlar çıkmazında hece
Hayaletler yolumu kesti can evimde
Birde gökkuşağında ah!
Öylece asılmak var ya.
-IV-
Ben kafesten kurtulduğumda yakalandım
Kapımda örülmüş hürriyet tuzağına
Kanla karışık canlar yağdı tepemize
Islığın çığlığa yankılandığı vadilerden
Bıktım zalimin önünde boyun bükmekten
Kaçtım kemiğini yalatan çöplükten
Oysa fethi yeşerten ağaç kadar yüce
Eylemde imanın kıyamı
Nostaljik uyanış; ufkumda haykıran inilti
Bir tebessüm gülücüğü açar tomurcukta
Yıldırımlar çerağında apıldayan çisilti,
Şahdamarda şahlanmış şehsuvarın yazdığı dava
Ne pahalı ne bedava
Bir kunduz engeli görürsem akan kanımda
Kollarımı sıvarım tırtıl kılıfından
Kelebek yaparım avuçlarımı sonsuzluğa
Dua dua yalvarmak için Allah’a
Bir de sen ey umut güvercinim
Bamteline konuver ayarı bozuk sazımızın
Uç artık kartal yuvasının üstünden
Kanatlarınla serinlesin beynimizdeki volkanlar
Ve benden artan;
Koyu bir gün ortasında siyah bir gece
O ki; dünyanın sahte aydınlığından
Hakikat nurunu saklayan kutsal çile
İşte çözebildiğim tek bilmece
Dalgalar yolumu kesti sahillerde
Denizde derinleşip ah!
Öylece karada boğulmak var ya,
Şiirde şaşırıp aşkın kafiyesini
Gün ortasında bulmak var ya…
Ali İset 2
Kayıt Tarihi : 28.11.2021 17:58:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!