Yıllardır kan ağlıyor başörtülü kızlar,
Hep ağlamakla geçiyor kışlar ve yazlar!
Üniversiteden giremezler içeri;
Bir işe de alınmazlar hiçbiri.
Nedir bunların suçu; bunlar aidsli mi?
Cüzzamlı mı, kanserli ya da veremli mi?
Serbestken her yerde gezmek mini etekle,
Serbestken plajda dolaşmak mayo ile;
Tiner, alkol, sarhoşluk bu kadar serbestken,
Bir beze bu kadar düşmanlık acep neden?
Nerde görülmüş bu ilkellik bizden başka?
Bir benzeri var mıdır dünyada acaba?
Ülkemde kiliseler, havralar serbestken,
Müslümanca yaşamak suç oluyor neden?
Başörtüsüne her yerde yasak koyanlar!
Onlara karşı hep kin ve nefret kusanlar!
Allah verir elbette cezanızı sizin!
Bugün mü, yarın mı, ben bilemem bekleyin!
Öyle şiddetli bir tokat gelir ki size,
Önleyemez bütün dünya birleşse bile!
Bulamazsın kaçıp kurtulacak hiçbir yer,
Pişman olup dönmezseniz hatadan eğer!
Zalimin zulmü devamlı sürmez elbette,
Silinip gider de anılır hep nefretle!
Nerede Nemrut, Firavun; var mı bir haber?
Her biri silinip yok oldu birer birer.
Bırakın Nemrut’un Firavun’un yolunu;
Engellemeyin hiçbir Allah’ın kulunu!
Bize böyle bir ceza gelip çatmadan,
Yeter artık, haydin dönelim bu hatadan!
Nedir bu ceza? Deprem mi; ya da yangın mı?
Yoksa bütün bölgeyi yakacak savaş mı?
Yoksa terör mü? Oluk oluk akan kan mı;
Ya da daha şiddetli başka bir olay mı?
Gelen ceza yakmayacak sadece sizi;
Sizinle birlikte yakacak hepimizi!
Bu zulmü yapanlar ne kadar suçlu ise,
Seyirci kalan da ortak buna elbette!
Bizler yaşıyoruz vatan denen gemide,
Ceza gelirse topluca gelir birlikte!
Gün gelip çatmadan, vakit geçmeden önce,
Dönelim bu hatadan el birliği ile!
Kayıt Tarihi : 23.9.2006 18:30:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!