Ey Fatih’in torunu! Yapış sancağa!
Üfle külü! Odun at şu, kutlu ocağa!
Doğrul! Bildir haddini! Hine, alçağa!
Gün, karadan göğe füze, yürütme vakti!
Gün, buz tutan hayalleri, eritme vakti!
O al, kızıl elmayı, tekrar dillendir!
Kaç yüzyıllık çınarı, sula dallandır,
Bul alperen yiğitleri, yola yollandır!
Gün, karadan göğe füze, yürütme vakti!
Gün, buz tutan hayalleri, eritme vakti!
Harla odu! Erit demir, bakır dağları
Kapı açar gibi açıp, kapa çağları!
Yırtılsın şu küffarın, kahpe ağları!
Gün, karadan göğe füze, yürütme vakti!
Gün, buz tutan hayalleri, eritme vakti!
At sırtında rüzgar gibi, yine eselim!
Kürşat gibi kırk kişiyle saray basalım!
Söz dinlemez krallara ceza keselim!
Gün, karadan göğe füze, yürütme vakti!
Gün, buz tutan hayalleri, eritme vakti!
Ülke hazır! İşte asker! İşte komutan!
Farzet ki ol ulu mührü, Fatih’tir tutan!
Çık meydana! Ne geri dur ve ne de utan!
Gün, karadan göğe füze, yürütme vakti!
Gün, buz tutan hayalleri, eritme vakti!
Mustafa Akkkuş
Kayıt Tarihi : 4.8.2020 19:13:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!