İs kokan bir tren çığlığı çarpar geceye
bilirim… bu şehirde bütün ayrılıklar
tütün kokar, tozlu sokaklarda unutulmuş zaman gibi
bir kadın yüzü kalır geriye — gölgelerden
bir çift kirpik, yarım kalmış bir bakış
elimde söndürülmemiş bir sigara
ve karanlığa uzanan yarım bir gülüş
ve sokak lambaları titrer, eski apartmanlar gibi
duvarlar konuşur, taşlar anlatır geçmişin yükünü
ve ben yürürüm yalnız,
sonsuz gölgeler arasında, suskun şehirde
yalnızlık saplanır içime paslı bir çivi gibi
ve gece iner sessizce kaldırımlara
bir melodidir uzaktan yankılanan anne ninnisi
yarım kalan şarkılar kadar hüzünlü
ve gözlerim arar seni, her köşe başında
her eski sokakta bir iz bırakır adın
ve ben yine yalnız,
şehirle bütünleşmiş bir yorgunluk gibi
ve sabahın ilk ışıkları uğrar pencere kenarına
uyuyamam, şehir uyanmadan önce
bir sigara yakarım, dumanı karışır rüzgârla
ve her şey susar, yalnızlık bile uyur
gün batarken başlayan hüzün
gün doğarken sessizce geride kalır
ama ben hâlâ yürürüm,
kırlangıçların kanat sesiyle karışmış hayallerimle
ve seni düşünürüm sessizce,
bir kahve kokusunda kaybolmuş ellerin gibi
her şehrin köşesinde adını ararım
ve ben hâlâ seninle yalnız,
her sokakta, her gölgede, her düşte…
ve zaman, bazen durur,
senin gülüşüne takılı kalmış bir düş gibi.
Kayıt Tarihi : 29.9.2025 20:56:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!