Gün Şiiri - Yorumlar

Ertuğrul Koç
42

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Ahh! İstanbul.

Gün; soğukluğun verdiği titremelerde anlaşılıyordu.Karanlık hakimiyetini kaybediyor yerini tan yerinin ağarması izleniyordu.Bir seher vakti…Bir sabahın başlangıcı..Kelimelerin dahi üşüdüğü ve üşüyüşünde kendinden geçtiği bir vakt-i ömürdü bu sabah,Duyduklarım; İstanbul semalarının deruni inleyen sancıları,titremeleri ise bedeninin “Yeterrrr! ” deyip ruhunun aşikare duyulan hıçkırıklarıydı.
Adımlarım sıralanırken ard arda istemsizce geriye çekiliyor,içimin ürperişinde kendimden geçiyorum.Ne kaldırımlarda uzanmış,uyumaya çalışan siyah bir köpeğe aldırış ediyorum ne de deli deli esen rüzgarın engellemelerine. Bir ben varım karanlıktan kurtulan sokaklarda bir de ayakkabımın çıkardığı yankılar. Sesleri; her bir evin duvarlarına çarpıyor, üşüyen sinemin üstüne vuruyor, nefessiz kalıyordum.Çok geçmeden sesler çoğalıyor hazin kalbim kalabalıklar içinde şen görünüyordu. Ve uzayıp giden bir gün…
Uzaklarda bakakaldığım manzaraların aksine biraz daha garip hissediyorum kendimi.Bazen şevke getirmek için çılgıncasına neşeleniyor bazen yalnızlığıma gömdüğüm aklımı kurcalıyordum.Öyle bir halet-i ruhuye ki o an, güruh güruh insanları temaşasız geçiyor farkındalığını haykırırcasına hareketlerine alakasız kalıyordum. Sonrasında derin bir irkilme başlardı kulaklarımın duyduğu ölçüde.
Biri hayasızca küfrediyor diğerlerini kahkaha sarıyordu.Erkek-kadınla karışık bu sahneler benim yemyeşil perdelerime yabancıydı.Bir sinema filminin sokak tanıtımı mıydı acaba? Yoksa Avrupa meftunlarının alışık olup bekledikleri bir tiyatro muydu? Bağırmak, bağırmak….Geçiyordu ki içimden onlar karşımda bir orduydu.Sustum, kafa salladım durdum.”Daha söyleniyordum” demeye kalmadı gençlerin o iğrenç yaşam tarzları gözüme batıyordu.”Ahhh! ” çekip “Anlaşılan bu gün geçmeyecek….” Diye mırıldanıyordum.
Otobüse bindiğimde- Karadeniz tabiriyle- gocamanların yaşlarına yakışmayan hallerine tanıktım.Devran dönmüş felek çarkını tersine çevirmişti.Oturanların yaşına yakışmayan olgun davranmalarına mukabil yaşça büyük olanların deli-divanelik yıllarına koşmaya çalışmalarıydı beni hayretlerde boğan.Ne beşerde ki kemale ermenin süruru ne de gençliğin tadına doyulmayan o anları; ikisi arasında kimliklerinden uzak, muallaklarda ki alemlerindeler.Vicdanların huzursuzluğunda, cemallerin hakiki manada elde edemedikleri gülümsemelere hep pencerelerin arkasından, elim elemlerin özlemleriyle bakmaktalar.latif,Nazif ve nazenin bir bayan yerine arsız,hududsuz, sadakate buldozerler indiren namus tacının zirüzeber olmasıydı.Kalbim midemin bulanması gibi bulanıyor, kendimi o tevahhuş kalabalıkların arasında zor tutuyordum.Başımı dışarıya uzattığım vakit yaşamanın bir daha keyfine varmıştım.Arkasından beni ne bekler…. Tahmin edemiyordum.

Tamamını Oku

Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta