Her şeyden elimi çektim usulca,
Kaldım bir köşede, sustum boşluğa.
Ne bir heves kaldı, ne de bir sevda,
Sanki ben değilim şimdi bu beden.
Gülerim yüzüme sinmiş acıyla,
İçimde kırılmış binlerce aynayla.
Görmesin kimse düşüşümle hâlim,
Yolunda sanıyor herkes her şeyim.
Sözlerim donuk, sesim yabancıya,
Yalancı baharlar yağmaz bu diyâra.
Gönlümde kış sürer, gözümde gece,
Geceden de kara, suskun bir içim.
Ne yol var önümde, ne bir geri dön,
Savrulmuş ömrüme derman mı ararsın?
Bir perde çekilmiş, içim sahnesiz,
Oynarım rolümü, kendim olmadan.
Dizlerim titrerken yürürüm düzde,
Kalbimde ağırlık, dilimde özde.
Hiçbir yön tutmaz bu yorgun pusuda,
Rüzgâr nereye eserse, ben orda.
Ayna tutmaz beni, bakamam yüze,
Kimim, neyim artık? Ne kaldı öze?
Ne bir dost ararım, ne de bir düşman,
Hepsi bir suskunluk, hepsi bir yalan.
Gün doğsa da aynı, batarsa da boş,
Işık bile kırık, umutlar sarhoş.
Bir ben bilirim benliğimin yası,
Bir de bilmez gibi susan aynası.
Kimi zaman içim haykırır sessiz,
“Bu ben miyim?” derim, yanıt da sessiz.
Yine de yürürüm, eksilsem bile,
Düşmeden yaşıyor gibi görünmekle…
Kayıt Tarihi : 14.5.2025 21:01:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!