Ben; kâh hüznün arkadaşı bir hüzün çiçeği,
Hazanda biten ve suya hasret bir gül...
Kâh asrın garipliğini iliklerine kadar hisseden bir gurbet çocuğu,
Bir garip ki; elemi büyük, mahzun ve melül...
Kâh sokaktaki sahipsiz çocuğun yüreğindeki feryat,
Sağır-dilsiz, duyarsız insanlara inat!..
Kâh bir mazlumun, bir yetimin gözyaşı,
Kâh sabrın emredildiği yerde bir sabır taşı...
Kâh dostun attığı taşla yaralı bir ceylan,
Kâh haksızlık karşısında kükreyen bir aslan...
Kâh sonsuza uçmak isteyen narin bir kelebek,
Kâh kolu-kanadı kırık bir kuş gibi ürkek...
Kâh nefsini eğiten, falakayı basan,
Kâh okuyup yazan, konuşup anlatan...
Kâh içindeki ebedî çocuğu bastıran deli-divane,
Kâh tüm insanlığa karşı bir müşfik anne...
Kâh bir Leyla; Mecnun misali yollara düşmüş,
Kâh ağyardan kaçıp Hakk’a sığınan bir derviş…
Ayşegül Akdeniz
Kayıt Tarihi : 9.3.2018 23:31:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Kendimi bir şiirle anlatmaya çalıştım.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!