bütün duvarlarını yıkar
sakar kelimelerle konuşan
kısık sesli ev
çalkalar ağzını gece
uyuklayan kokular yavaşça
sen geceyi, ben sabahı koydum
yatağın yumuşak pamuğuna
ıslandık böylece bir sel ikliminde
ezilen yalnızlığımız kadar yakındı
aklımızda kalanlar
kararıyorum bir dönüş gecesine
aynı şey köpüklerden çekmek
ayaklarımı
değişiyoruz yağmuru kumlarla
kalbin pamuk kayalığa
buluşmak uzak mıydı bu kadar
her kapı kenti susar, her kapı ayrılığı
seni bir sözcük izler
beni dünyaya hapsediyor. dışında
kaldığım oda
yarıyor suları jaluziyi çeviren
ellerin. gemiler
ayrılıyor
dudaklarıma değer kelimelerin; bir dal pamuk
kabarır nasılsa. yenilik ve güç taşır
tenin altında kan nasılsa
tüy gibi günün her saati acımı yanıtlar
çiçekleri kaldırır yerden
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!