Kor ateş bu olsa gerek..
Avuçlarıma bıraktığın,
Kor güllere dönüştü..
Ey Yar! ...
Ben artık gülümsemeyen bir yüzüm..
Mecnuna eş değer kaldım..
Beklemek zorunda olduğum kapıdayım..
Ne zaman açılacak.. ARAFTAYIM! ..
Ey Yar! ..
Ben artık gülümsemeyen bir yüzüm..
Anılar hazine bana..
Istemem dünyadan değer..
Sen gitmişsen eğer..
Ey Yar! ..
Ben artık gülümsemeyen bir yüzüm..
Veda bile edemedik..
Hasretle yandık,kavrulduk..
Vuslat yokmuş bize,kader olduk..
Ey Yar! ..
Ben artık gülümsemeyen bir yüzüm..
Özlem; tadım tuzum her şeyim..
Her an gönül bahçemde seninleyim
Beklemek zor..Ne vakit geleceğim..
Ey Yar! ..
Ben artık gülümsemeyen bir yüzüm...
13. 09.2011
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
GÜL / ÜM / SE / ME (YEN) :((
Gül: Ne güzel bir kelime. Çiçek gibi; neşe, huzur, mutluluk gibi.
Kelimelerin belki de em anlamlılarından ve muhteşemlerinden biri.
“Gülmeyen yüzüm” değil şiirin başlığı, “Gülümseyemeyen yüzüm”…
Farklı bir bakışla, ben gülmeyi bilenlerden olamadığımdan “gülmeyen ben değilim, yüzüm” diyor şaire, şirinin başlığında…
*
Gül kelimesi, çiçek olarak, ilk akla kırmızı rengi getiriyor. Kızıllık da ateşi, alevi...
Avuçlara bırakılan ateş…
Sevda gülleri açtı, avuçlarımda…
Mecnun gibi aşk çöllerinde, Araf’ta bir kapı önünde.
Ne bu dünyada, ne öbür dünyada kavuşamayacağını düşünüyor. Açılmayan bir kapı önünde, kapıyı açacak gönül ehli bilmiyor, hissetmiyor olmalı bu sevdanın değerini.
Kapının dışında bekleyen var da, ya içerde?.. Görünen o ki, gönül evi sahibinden mahrum.
*
Saklanmış yüreğe, işlenmiş yürek derinliklerine hatıralar…
Bir de yanında hasret ateşi…
Kaderde vuslat yokmuş, yokmuş yanında çok sevdiği, olamamış eşi…
*
Hasretle özdeşleşmiş bir yürek.
Tadı, tuzu; varı yoğu, her şeyi olmuş yaşadığı gönül ülkesinde. Bu sevdanın sonu olsa da olmasa da…
Hissettiği tek şey, kendi gönlünü mülk edinmiş olması.
Kim kimi bekliyor?
Kim kime gidecek?
…
Gül…
Gülüm…
Gülümse…
Gülümseme…
………………yen yüz…..
Tebrik ve takdirlerimle…
Güzel bir şiir okudum.
Sevgi ve saygı rüzgarları esenliğiniz, sayfalarımızda göz iziniz olsun.
“GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ”
Gülümsemeyen Yüzüm! ! :((
Kor ateş bu olsa gerek..
Avuçlarıma bıraktığın,
Kor güllere dönüştü..
Ey Yar! ...
Ben artık gülümsemeyen bir yüzüm..
Mecnuna eş değer kaldım..
Beklemek zorunda olduğum kapıdayım..
Ne zaman açılacak.. ARAFTAYIM! ..
Ey Yar! ..
Ben artık gülümsemeyen bir yüzüm..
Anılar hazine bana..
Istemem dünyadan değer..
Sen gitmişsen eğer..
Ey Yar! ..
Ben artık gülümsemeyen bir yüzüm..
Veda bile edemedik..
Hasretle yandık,kavrulduk..
Vuslat yokmuş bize,kader olduk..
Ey Yar! ..
Ben artık gülümsemeyen bir yüzüm..
Özlem; tadım tuzum her şeyim..
Her an gönül bahçemde seninleyim
Beklemek zor..Ne vakit geleceğim..
Ey Yar! ..
Ben artık gülümsemeyen bir yüzüm...
13. 09.2011
Aside Aside
Bu şiirinizi tekrar okumak güzeldi...Kutlarım değerli dost kaleminizi...Başarılar dileklerimle...+10
Güzel Yüreğinize Sağlık ,Betimlemeler ve kullanılan kelımeler gercekten duyguyu çok güzel anlatmış tebrikler...
Ey Yar! ..
Ben artık gülümsemeyen bir yüzüm..
Anılar hazine bana..
Istemem dünyadan değer..
Sen gitmişsen eğer..
Çok güzel bir şiir. Sevdiğinin kolları arasında güler bir yüz dileklerimle. Tam puanımla tebrik eder, saygılarımı sunarım.
ARAFTAYIM çok yakıcı ve içten şiir adına teşekkürler....
Tam puanla kutluyorum.Gönül bahçesine olanın yüzü gülüğmsemez mi! İşte o kor ateş kolay kolay sönmez. anlatımı güzel bir şiirdi.
Gülümsemeyen Yüzüm! ! :((
Kor ateş bu olsa gerek..
Avuçlarıma bıraktığın,
Kor güllere dönüştü..
Ey Yar! ...
Ben artık gülümsemeyen bir yüzüm..
Mecnuna eş değer kaldım..
Beklemek zorunda olduğum kapıdayım..
Ne zaman açılacak.. ARAFTAYIM! ..
Ey Yar! ..
Ben artık gülümsemeyen bir yüzüm..
Anılar hazine bana..
Istemem dünyadan değer..
Sen gitmişsen eğer..
Ey Yar! ..
Ben artık gülümsemeyen bir yüzüm..
Veda bile edemedik..
Hasretle yandık,kavrulduk..
Vuslat yokmuş bize,kader olduk..
Ey Yar! ..
Ben artık gülümsemeyen bir yüzüm..
Özlem; tadım tuzum her şeyim..
Her an gönül bahçemde seninleyim
Beklemek zor..Ne vakit geleceğim..
Ey Yar! ..
Ben artık gülümsemeyen bir yüzüm...
13. 09.2011
Aside Aside
Kutlarım değerli dost yüreğinizi...Başarılarınızın daimi dileklerimle...+10
Bu ne taş yürekli yar öyle
her akşam grubmuza acılara inat gülümseyin diyerek selam veriyorum demek ki aside dinlemiyor:)
Şaka bir hayana hüzün yüklü duygular karışmış birazda umutsuzluk kokan etkileyici bir şiir yüreğine sağlık Aside
Çok güzel ifadelerle güzel bir anlatım sadece gülümsemeye ihtiyaç var.Mevlam onu da nasip eder inşallah.
Yüreğinize sağlık gönlünüzden damla damla akan duygularınızı mısralara döküp okuyanlara duyguları sel misali aktarmışsınız bu güzel duygu yüklü şiirinizi beğeniyle okudum canı gönülden kutlarım sizi Sevgilerimle.
Bu şiir ile ilgili 30 tane yorum bulunmakta