Gültepe Senfonisi Şiiri - Hüdai Ülker

Hüdai Ülker
213

ŞİİR


4

TAKİPÇİ

Gültepe Senfonisi

Saklanacak ne bir söz ne de bir soluk kaldı,
sen ey hayatı yükseklerde tutan sevgilim,
parkamdaki savaşım, cebimdeki şiirim,
izin ver anlatayım,
kemiklerime yapışan rüzgarlı hatıralarını
ve peşimi bırakmayan sevdalı mevsimlerini,
sen her gece ayla sarmaş dolaş,
gündüz de güneşle arkadaşsın
ve senin dünyaya bir bakışın vardır.

İçime doğru uzanan sokaklarınla
bazen gözyaşı bazen hınç olursun,
yüzüme saplanan görüntülerin
kara saçları hatırlatır bana
o saçlar ki bazen bir cinayet, bazen fırtınalı bir kızdır,
solmuş kağıtlardaki keskin fotoğraflar
kulaklarımda kurşun sesi, burnumda kan kokusu bırakmıştır.

Bacakları uzun bu şehrin rüzgarlı tepelerdedir canı
ve o can bizlerle serpilirdi her gün,
rüzgarlar hayatımızdan gelip geçtikçe
büyük bir heves birikirdi o ağaçlarda
sallanırlardı boylu boyunca,
özgürlük titretirdi yapraklarını.

En sevdiklerim bir bir gelirdi eylemlerin içinden
ekmek kavidir burada, leblebi demirdendir,
çocuklar yırtık pabuçlarla yokuşları aşarlar,
sermayesi yaşamaktır onların,
şekerleri mukavva bir kutuda gizlidir, sevgileri gözlerindedir.

Kavramak lazım bütün bunları
kavramak insanları, ağaçları ve rüzgarları
hatta Hölderlin’i kavramak,
çünkü şiirsel mesken tuttuk bu yokuşlarda
varlığı zamana bağlayıp büyüdük.

Söyle şimdi sevdin mi bu rüzgarı, bu tepeleri
sevdin mi çocuklara dünyayı öğreteni
burası fena değildir inan bana,
bir aksilik çıkmazsa seneye oradayım gene,
buluşalım, gezelim biraz,
ardından çay içelim o tepelerde, bu defa benden olsun.

Hüdai Ülker
Kayıt Tarihi : 6.6.2017 00:27:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Hüdai Ülker