Mutluluk resmini yapamadığım şey,
Mutluluk elle tutamadığım şey,
Mutluluk koştukça kaçan şey,
Mutluluk ulaştığımı sandığım anda,
Beni kandıran şey
Gönül bahçemde derdiğim bembeyaz güller
Pamuk tarlası gibi lekesiz ve saf
Yumuşacık haliyle kucaklar seni
Bir daha deme bana vermedin bir pembe gülü
Akıntıyla inilen, yelkenliyle çıkılan
Dağdan denize rüzgarları sürükleyen
Yolcuların karşılaşmadığı, birbirini geçemediği
Dalgalar yaratan
Garip bir yoldur
Doğmak bir gonca gül gibi,
Gül yaprağında su damlası kadar güzel,
Yaşlanmak, açılmış bir gül gibi,
Tüm güzellikleri etrafa yaymak
Yıllanmış çam gibi, dimdik duran bedeninde
Derin izleri var acıların, oluk oluk
Islandıkça yağmurdan, dolar, süzülür
Göz yaşları gibi toprağa gizlice
Bu sabah yine yorgun uyandım,
Gözlerimi açmak istememecesine,
Öyle bir hüzün vardı içimde,
Çabaladım parçalayamadım,
O rüya gibi bir şeydi zannederim,
Gerçek olamazdı, olsaydı fark ederdim
Üzerinde siyah bir takım elbise,
Anlayamadım, baktım, yasta sandım önce
İçeri giriyordu insanlar sürüyle,
Uzandım, baktım renk ve ses vardı içeride,
Oturdum televizyonun önüne,
Haberleri izlemek üzere,
Terör,sel,fırtına,yağmur ve çile
Başka bir şey yokmuydu Türkiye’mde
Susurluktan ayran yerine MAFYA,
Doğduğum yer küçük şirin bir kasaba
Akşam erken olur,varmak kolaydır sabaha
Bir güzellik aranır bu şirinliğin içinde
Bilemez. Bulamazsın aradığın şey nerede,
Bir gün düşünmeden dalgın oturuyorken bir köşede,
Bir küçük kız topraklarla oynuyordu yerde,
Hasreti yazdım gökyüzüne, bulutlara,
Nar çiçeği ile kırmızı kaldı yerde.
Sulardaki köpükler ulaşmaya çalıştı,
Topraktan koparmak için kırmızıyı, nar çiçeğini,
Ama eridi yerde suya döndü tekrar,
Küçücük dereler oldu pırıl pırıl çağladı,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!