İncir ağacı
heybetli, gösterişli duruşu.
Ama en tepedeki dallarıyla
ulaşılmazı sanıyor.
Bulunduğu yeri benimsemesi,
İncecik bir yerden sızdı dünyaya
Bekler gibiydi herkes onu
Bekledi yıllarca
Oysa döndü dolaştı dünyayı
Durmaya hevesi yoktu
Oyuncağını kaybettiğini sanan çocuk
Kar yağacak,okul tatil
daha ne ister ki bu çocuk ?
Oyuncağı hala kayıp
vakti bol, vakti boş
Kanadın gölgesindeki özgürlük
Dans ederken
Her hareketinde çarpar kalbi
Başını göğe kaldırsa
Güneş kör eder gözlerini
Gecenin çiğ soğuğunda
Damgalanmış yalnızlığım
Alay eder gibi bakıyordu
Düşüncelerin ardından kilometrelerce yol gitmiş,
Kendime bir adim dahi yaklaşamamış
Gölgelerin ikamet ettiği evrende,
Sanrıların arasında kayıp bir bedenim.
Yalanın aşağılık çukuru
Kara delik gibi çekerken içine,
Kendimi kandırıyorum.
Delirirken bana eşlik edenin
nefes, ciğerlerime yetmiyor
yürüdüğüm yol ne zaman bitecek?
nefes almam gerek, izin verin
bir müddet dursam
dünya yeniden dönecek
Bekledin
Sahranın ortasında
Çölü gözledin
Gözlerin her çarptığında
Aynı yere bir çizik daha çektin
O gözleri tanıyorum
Tenimde yumuşak bir pamuk gibi
Sakin suların hapsolduğu derin bir okyanus
Beni de içine çek
Kaçıncı kurbanın olurum, kim bilir
Manşetlerde geçer mi adım
öyle uzaktasın ki
aklımı da aldın yanına.
bu karanlık odada, bir başıma
sanrılarla yaşadım.
içinin gibi kopkoyu bir odada
bekledim aylarca.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!