Her gülün dokusu/kokusu farlı farlıdır
Hatta, dekoru/ekolü de farklı farklıdır
Bir ciyette benzeseler de birbirlerine
Ekseriyetle, benzemezler birbirlerine
Gül vardır, dikeni bülbüle pıtrak olur
Gül vardır, dikeni bülbüle mızrak olur
Gül vardır, hasreti bülbüle ah-u zar olur
Bülbül yine de gülün hasretiyle har olur
Gül vardır, dikeni bülbüle şırınga olur
Gül vardır, aşkı bülbüle hep akkor olur
Gül vardır, her şeyiyle bülbüle şifa olur
Böylesiyle, aşkı yaşamak ne güzel olur
Gül vardır, etrafa misk amber koku saçar
Gül vardır, etrafına çok çirkin koku saçar
Gül vardır, bülbülün başına ne işler açar
Ne talihsiz bir bülbül ki, böylesi ile yaşar
Gül vardır, has bahçesinde pak suyla sulanır
Gül vardır, bulanık/mikroplu suyuyla sulanır
Birincisi iç açarken, ikincisi de mide bulandırır
Eğer, şair daha fazla yazarsa, şiirini sulandırır
Ariflere tarif gerekmez, helal dairesi keyfe kafidir
Geçici dünya zevki için, harama girmeye deymez
Hem az bir dünya zevki; binlerce elemler verdirir
Netice itibariyle; iki cihanda da bir fayda vermez
NOT:
HER KADIN DOĞUŞTA BİR GÜLDÜR,
FAKAT! DÜŞTÜĞÜ YER ÖNEMLİDİR.
B. Tunca/17.09.2001-10.30
Bayram TuncaKayıt Tarihi : 7.11.2001 15:15:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Bayram Tunca](https://www.antoloji.com/i/siir/2001/11/07/guller-6.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!