Vaktiyle bir adam yaşardı yeryüzünde,
Biraz mağrur
Biraz vakur
Deliden hallice...
Evi yoktu adamın,
Garibin biriydi fikrimce,
Gezer dururdu köprü altında
Uyuya kalırdı harabelerde,
Bir de güler geçerdi,
Kuşlara, insanlara ve
Makus talihine...
Gülen adam koymuştu adını,
Eş, dost, akraba...
Deyim yerinseyse tüm mahalle,
Ağızları varmıyordu bir türlü,
Ona delinin teki demeye,
Kötü bir insan değildi çünkü
Zararı dokunmazdı kimseye.
Hiç ağlamazdı gülen adam,
Bilmezdi ki yol yordam,
Öyle zannederdi insanlar...
Ne ayrılıkta ne ölümde
Hissetmezdi acıyı göğsünde,
Kimsesi de yoktu zaten garibin,
Uğruna yas tutup
Gözyaşı dökeceği öyle
Bir canı vardı,
O da emanetti rabbine
Gel git zaman,
Görünmez oldu sanki gülen adam,
Kimisi diyordu ki
Akıl hastanesinde
Kimisine göre deli bu ya
Orda burdadır,
Kürkçü dükkanı hesabı,
Çok geçmeden
Döner gelir yine.
Ama dönmedi bir daha gülen adam
Ne o şehre ne de o mahalleye
Başka bir dostun kolunda
Yelken açmıştı başka bir ülkeye
Kimse bilmezdi ama
Eskiye dayanan bir hukuku vardı Azraille
Pek sevmezdi kendisini fakat
Çocukluktan tanışmıştı bir kere.
Sonra sonra
Duyuldu ki!
Her gece uyuduğu köprüaltında bulunmuş soğuk cesedi,
Yüzünde yarım bir gülümseme,
Ölürken bile gülümsemiş,
Anlayacağınız azraile.
Ve gülen adam öyle bir kaybolmuş ki bu dünyadan...
Öldüğünü duyan mahalleli
Ardından ağlayamamış bile..
Kayıt Tarihi : 15.5.2024 01:56:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Gülen adamın anısına 18.01.2010
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!