güldün gülümdün
aşka dair neyim varsa sendin
gönlümün güneşiydi küçük bir gülüşün
geç kalmış baharlarda ve akdenize dökülen sularda
ağzından alıyordum gün ışığını
gözlerine hapsolduğumda
avucunda bırakmıştım neşemi
ellerin şimdi çok uzaklarda
adresini bir rüzgar alıp gitmişti ki
nefes nefese kalan bir memlekette
biçare bombalanıyorum şimdi
güldün gülümdün
aşka dair neyim varsa sendin
oturup birer çay daha içseydik belki
bu dem'li yanmazdı içim
bu kadar bayram bayramsız geçmezdi aramızdan
bu ülkede çok çocuk öldürüldü okul yolunda
o da olmazdı ya belki
belki başkaları olurduk ve
içim yanmazdı yalnız sabahlarda
ya da akdenize dökülen sulardan geçmek zorunda kalmazdım
aşka dair neyim varsa sendin
herşey aşka dair dururken
bir sebep bulup ağlamaya başlıyorum
bir adam koparıyor bir çiçeği dalından
bir köpek eziliyor uzak bir köy yolunda
cesedinden lastik kokuyor
tanrılar alev saçıyor üstümüze sevdiğim
küçük kuşların ağzından
güldün gülümdün
aşka dair çok şeyim yoktu aslında
ömrüm bir kara kalem çalışması gibi dururken
umudum bir mahkumun kazdığı tünel havasında
bilmem ki ne sevdalar kayboldu zindanlar arasında
güldün gülümdün
bu deniz birazdan ensesinden güneş doğuracak
suya karışacak yüzüm
tuzlu sulara senden bahsedeceğim
giysilerim ıslanacak
paramparça olacak huzurum
güldün gülümdün
yanlızlık pençesini takmışsa etlerime
aklıma resmin düşer bir gün
bir gün ölecek gibi olurum
masada bir ceset bırakır
yazılmamış şiirime başlık olur gururum
Kayıt Tarihi : 12.1.2015 07:04:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!