Yüreğimde ağırlaştı yine anıların
Yine isyanla iniyor göz yaşlarım
Yine kıyıya vurdu inancım
Yine sonlardayım anneannem
Nedendi bu zamansız gidişin
Canımda sen olanlara bir bak,
Sende yeşeren bir ağaç
Seninle uyanan bir kuşa benzerler
Ellerini çeksen üzerlerinden
Güneşi alınmış yaza benzerler
Ağlamaz,ağlayamazlar yürekten
Bu şehir kan kırmızı
Kanayan yüreklerden artan
Bu şehir kan kırmızı
Gözlerimden arta kalan...
Bu şehir bir duman
Bu şehir bir yalan
Yaşama bir yürek armağan ettim dün gece
Yakomoz sarhoşu gönüller isyan etti
Ellerine bir tılsım sundum öylece
Dokunan her çehre,
Gün ışığına yemin etti...
Çekilmez olur karanlıklar
Gözlerinin mavisi gelir aklıma
Uykumu bilmem kaçıncı kez bölerim
Omzun yerine koyunca başımı yastığa
Gözlerim yukarılarda,
Bir yıldız kayar diye beklerim
Körfez boğazı kıskanır oldu içimde
Neden İstanbul'u bu kadar çok sevdin diye
Dedim sohbetine doyulmaz can'lar vardı
Dedim yüreklere merhem şiirler vardı
Dedim içimde bomboş bir yer kaldı
Onu doldurmaya sakın can atma
Sığ bir karanlık,sonu elem
Yok saymalıydım seni…
İncecik sızılarda ağrım olup
Vurduğun yerde akmazdın belki
Dünüme başkaldırmaz
Yükseğindeyim alabildiğine
Benliğine yürüyüşüm bu yüzden
Büyümek için kaç tene
Kaç bedene isyan ettim bir bilsen
Ne dramlar oynandı sahnemde
Doğanın her haykırışında
Rastladığım tek resimdi seninki
Mavi sulara düşen aksin
Buğusu gözlerindeki yeşilin
Ve utangaç sabahlara ısmarladığım yüreğin...
Ben seni körfezin bir günbatımında kaybettim...!
Birgün saçlarına karlar düşüp
İçini yangınlar kavurduğunda,
Gözlerin uzakları ararken
Cam kenarı seyre daldığında,
Bir telefon beklerken sevdiklerinden
Ölüm haberlerini aldığında,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!