(GÜLCE-Buluşma) SEVGİLİ PEYGAMBERİM

Mustafa Ceylan
658

ŞİİR


21

TAKİPÇİ

(GÜLCE-Buluşma) SEVGİLİ PEYGAMBERİM

Ey evvelin evveli, Fatih'i gönüllerin
İki cihanın nuru sevgili Peygamber’im.
Tohumda aşk sancısı, son sevdası güllerin
İnsanlığın gururu sevgili Peygamber’im.

Zerrelerin şarkısı, sonsuzluğun türküsü
Bedir’de parlayan ay, Mekke, Medine süsü
Haksızlık karşısında göklerin gürültüsü
Olmazların oluru sevgili Peygamber’im.

Giriver düşlerime, ellerini öpeyim
Sevdanı sağnak sağnak şu ruhuma dökeyim
Bir Kâbe akşamında gölgene diz çökeyim
Ey gözlerin süruru sevgili Peygamber’im.
……Bir girsen düşlerime
……...Can evime yağıverse ışığın
………...Karanlık uçurumların
………….Dibinden kurtulacağım.
………......Ve İşte o zaman;
…………….İçimdeki İblis’in
……………..Tutup da kulağından
………………Ayağının dibine
………………..Fırlatıp atacağım.

Işığım, meş’alemdir aybölen parmakların
Sözlerin cemresidir çatlayan dudakların
Her mevsim akıyorsun nabzından ırmakların
Çağıl çağıl, dupduru sevgili Peygamber’im.
……Bir girsen düşlerime
……...Gönlümün çölüne yağıverse ışığın
……….Ezelden ebede
………..Yağmur yükü olacağım
………….Adını zikreden bulutların.
………......Yeniden çizeceğim Fatih olup
……………Haritaları yeniden
……………. Ve işte o zaman
………………Karabağdan, Filistinden, Kerkükden
…………….…Kara takvimleri,
………………..Postalları, tankları, çizmeleri
………………....Kovacağım…

Ey yetimler yetimi, kimsesizlerin kimi
Ağlayan asırların, gönüllerin hekimi
Yolunda bir Ceylan'ım sana verdim kalbimi
Müslümanın onuru sevgili Peygamber’im

Mustafa Ceylan
Kayıt Tarihi : 5.6.2010 14:07:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


GÜLCE-Buluşma

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Yener Sezgi
    Yener Sezgi

    GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ GRUBUMUZDA Mustafa Ceylan hocamızın güne ve haftaya uygun, 14 Şubat sevgililer gününe denk gelen, Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa’nın (S.A.V) doğum günü münasebetiyle, sevgililer sevgilisine, ne güzel bir hediye vermiş olmanın mutluluğunu doya doya yaşamasını gönülden arzuluyorum.

    Gelelim şiire; Önce şiirin mimari yapısına bakıyorum. Mühendisi öyle başarılı bir proje çizmiş ki, takdir etmemek elde değil.
    Beş dörtlük ve iki serbest bölümden oluşan. GÜLCE- Buluşma adını vermiş olduğu, ayrıca Gülce Edebi akımın kurucusu ve öncülerinden olmanın hazzı da kendisi için yine ayrı bir lezzet olmalı. Bu akımı henüz ciddi anlamda incelemediğim halde, bildiğim kadarıyla, “YİĞİTÇE-TOKMAK-SONEM- SERBEST ZİNCİR-DÖNENCE-TEKİL-YUNUSCA-BAHÇE-GÜLİSTEN ve YEDİVEREN aklımda kalanlardır. Bu akımın şiir türleri hakkında ilk düşüncem, hece ve serbest şiirlerin buluştuğu bir nokta olması. Bir tür sentezleme dersem yanılmış olmam.

    GÜLCE-Buluşma adıyla yazılmış bu şiirin, dörtlüklerden serbeste geçişi ve yine serbestten dörtlüğe geçişi öyle rahat olmuş ki, okuyucuyu sıkıntıya sokmadan, şiiri bölüp parçalamadan rahatça geçiş yapabilen bir şiir türü olduğunu hemen fark etmekteyiz. İnsanın yüreği acele ediyor otur bir GÜLCE-Buluşma da sen yaz dercesine. Ancak bu tür şiirleri iyi inceleyip, analizini yaptıktan sonra denemek lazım.

    Şiirin Edebi teknik açısını irdelemek biraz bizleri aşar. Hele ki, şiir analizini iyi yapan bir şairin şiirine teknik yorum yapmak bizi utandırır. Çünkü bizden daha iyi bildiğinden şüphem yok. Ayrıca bir Akademisyeni bu yönden irdelemek, sarrafa altının yapılışını ve ayarını tarif etmeye benzer. Biz geçelim şiirden ne anladığımıza;

    Ey evvelin evveli, Fatih'i gönüllerin
    İki cihanın nuru sevgili Peygamber’im.
    Tohumda aşk sancısı, son sevdası güllerin
    İnsanlığın gururu sevgili Peygamber’im.

    Alemler yaratılmadan Sevgili Peygamberimizin(S.A.V) yaratılışını ve gönülleri Fetih edişi, iki cihanın nuru, İnsanlığın gururu derken, insan gibi yaşamanın, cahiliye döneminden, nurlu bir döneme geçişin haklı gururunu vurgulamış. “Zerrelerin şarkısı” ne güzel, ne etkili bir anlatım. Titreyen yaprağa, filiz açacak tohuma, şarkı olurcasına dillere takılmak. Onun için var edilmedi mi alemler. Mevla’yı ve onun Habibini her zerre zikretmiyor mu?

    Giriver düşlerime, ellerini öpeyim
    Sevdanı sağnak sağnak şu ruhuma dökeyim
    Bir Kâbe akşamında gölgene diz çökeyim
    Ey gözlerin süruru sevgili Peygamber’im.

    Bu dörtlüğe geçişi, bir önceki dörtlükten basamak basamak geçişe benzetiyorum. Madem ki, zerrelerin dilinde şarkısın. Öyle ise; Gir şu düşlerime Cemalini göreyim. Ellerinden öpeyim. Bir zerre kadar şanslı olabileyim. Hani rüya bile olsa, insan görmek ister. Bu bir arzudur. Bu dörtlükte en etkili, en anlamlı bulduğum mısra “Bir Kâbe akşamında gölgene diz çökeyim” işte bu mısra. Bu mısrada ne kadar farklı ve derin bir anlam görünüyor. Hem Kâbe akşamında olacaksınız, hem de; Sevgililer sevgilisi Efendimizin (S.A.V) gölgesine diz çökeceksiniz. Onun manevi şahsiyetine sığınmak, kendinizi güvende hissetmek, ona yakın olmak, bir Kâbe akşamında onunla ibadete durmak, ne erişilmez bir mutluluk olsa gerek. Bu dizeden bunları anladım. Devam eden son mısra; “Ey gözlerin sevinci sevgili Peygamberim”

    Bir girsen düşlerime
    ……...Can evime yağıverse ışığın
    ………...Karanlık uçurumların
    ………….Dibinden kurtulacağım.
    ………......Ve İşte o zaman;
    …………….İçimdeki İblis’in
    ……………..Tutup da kulağından
    ………………Ayağının dibine
    ………………..Fırlatıp atacağım

    Serbest dizelerde ise; yine arzu edilen rüyada görmek, bütün sıkıntılardan kurtulmak adına. Şeytani duygulardan arınmak için ihtiyacın, son çarenin düşlerde görmek olduğunu sergilemiş gibi.


    Işığım, meş’alemdir aybölen parmakların
    Sözlerin cemresidir çatlayan dudakların
    Her mevsim akıyorsun nabzından ırmakların
    Çağıl çağıl, dupduru sevgili Peygamber’im.

    Efendimizin (S.A.V.) parmakları yolu aydınlatan ışığa veya meşaleye benzetilmiş. Sözlerin ateşidir/ sıcaklığıdır çatlayan dudakların/ Her mevsim akıyorsun nabzında ırmakların/ ırmakların damarında akmak, senin sevgin olmasa akar mı? Sorusunu akla getiriyor. Hem Efendimizin (S.A.V.) duruluğunu hem de Çağıl çağıl dupduru bir sevgi ile sevildiğini anlatan güzel bir son dize.


    ……Bir girsen düşlerime
    ……...Gönlümün çölüne yağıverse ışığın
    ……….Ezelden ebede
    ………..Yağmur yükü olacağım
    ………….Adını zikreden bulutların.
    ………......Yeniden çizeceğim Fatih olup
    ……………Haritaları yeniden
    ……………. Ve işte o zaman
    ………………Karabağdan, Filistinden, Kerkükden
    …………….…Kara takvimleri,
    ………………..Postalları, tankları, çizmeleri
    ………………....Kovacağım…


    Yine serbest dizelerde tekrar edilen düşlerde görme arzusu yenilenmiş. Burada bir söz veriliyor. Aynı zamanda bir yalvarış görüyoruz. Yeter ki düşlerime gir. Ezelden ebede yağmur yükü olmak. İki anlam çıkar. Birincisi düşlerde gördükten sonra etkisinde kalıp ağlamak, bir diğeri ise; adını zikreden bulutların yağmur yükü olmak. Zulümün kol gezdiği topraklara gitmek “Karabağ’a, Filistin’e ve Kerkük’e gitmek, adaleti sağlamak adına, mazlumu korumak adına;

    Ey yetimler yetimi, kimsesizlerin kimi
    Ağlayan asırların, gönüllerin hekimi
    Yolunda bir Ceylan'ım sana verdim kalbimi
    Müslümanın onuru sevgili Peygamber’im

    Son dörtlük; Efendimizin (S.A.V.) kısa bir tanımı yapılmış. “Yetimlerin yetimi, kendisinin de yetim büyüdüğünü ve yetimlere sahip çıktığını/ Geldiği dönemin vahşetle dolu olduğunu, çaresiz gönüllerin hekimi anlamları yüklenmiş. Kalbe sevgisini doldurmak. Müslümanın onuru, gururu, örnek teşkil edeni sensin sevgili Peygamberim mısrası ile bu eşsiz şiiri tamamlamış.

    Mustafa hocam; Haftanın şairi seçilmenizden dolayı ve şiiriniz için sizi kutluyorum. Güzel bir Naat okumuş olduk. Tam puanla taçlandırıyorum.
    Sizi tanımak ve şiirlerinizi okumak bizlere haz verdiği kadar, şiir yazmak sevinci de vermektedir.
    Selam ve saygılarımla / Yener SEZGİ

    GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ

    Cevap Yaz
  • Xalide Efendiyeva
    Xalide Efendiyeva

    Peygamberimize yazılmış Gükce buluşma. Heceyle serbestin bir birini tamamlayan güzelliği. Peygamberimize yakışan bir şiir. İlk bentlerde onun özelliklerinden bahseden şair. serbest bölümde ona kavuşmayı dilemiş. Sonra hece bendinde mucizesini terennüm etmiş. Yine onu görmek, ondan güç almak istemiş. Ve bütün savaş bölgelerini düşmanlarımızdan temizlemek arzusunu dile getirmiş. Doğma Karabağımın adını çekmiş. Yaramızın kabuk tutmaması için dua etmiş efendimiz karşısında ve yardım istemiş Türk dünyasının mutluluğu için. Teşekkürler Mustafa bey. Şair dediğin yalnız kendini değil herkesi düşünecek böyle. Başarılarınızın devamını dilerim

    Cevap Yaz
  • Hikmet Çiftçi
    Hikmet Çiftçi

    *** HAFTANIN ŞAİRİNE BAŞARI DİLEKLERİMİZLE…

    BULUŞMANIN HUZURU…

    “Allah âdın zikr edelim evvelâ
    Vacib oldur cümle işte her kula”

    “BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHÎM”

    Bu yıl, 14 Şubat, daha farklı bir buluşmanın olacağı bir günü ve muazzez bir geceyi idrak edeceğimiz bir buluşma olacak.
    Öylesine güzel bir buluşma, öylesine güzel bir kavuşma ki bu kavuşma, gönüllerin nurlanacağı, ruhların aydınlanacağı, gecelerin, zulmetlerin dağılacağı İlahî bir vuslatın hazzını, huzurunu yaşayacağız.
    Sevgililer günü…
    Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa’nın (s.a.v.) doğumunun 1440. yılını, gerçek sevgili, tek ve ölümsüz sevgili olarak yâd edeceğiz.
    *
    Değerli dostumuz şair, araştırmacı yazar, Türk edebiyatında bir çığır açacak kültür ve bilgiyle mücehhez Mustafa Ceylan Bey dostumuzun bu şiirini de bu haftanın önemine binaen özellikle tercih ettik.
    *
    Ne mübarek komutandır, İstanbul’u fethedecek komutan ve askerleri…
    Ne mübarek insandır, bütün gönülleri fethedecek O, en son peygamber…
    İnsanların gönüllerini fethetmek…
    Her bir insanın ayrı bir dünya olduğunu düşünürsek, milyarlarca dünyayı fethetmek gibidir, insanların gönlünü fethetmek.
    Sadece insanların değil, âlemlerin nûrudur, âlemlerin fâtihidir O.
    İki cihanın gururu, âşıkların son gülüdür O.

    “DEST-BÛSI ÂRZÛSIYLA GER ÖLSEM DOSTLAR
    KÛZE EYLEN TOPRAĞUM SUNUN ANUNLA YÂRE SU” ….FUZÛLÎ….
    (Dostlarım! Eğer O’nun elini öpme arzusuyla ölürsem, öldükten sonra toprağımı testi yapın ve onunla sevgiliye su verin. O, eline testiyi alınca ben onun ellerini öpmüş olurum, içmek için dudaklarına götürünce de O beni öpmüş olur. Sevgili Peygamberime böylece kavuşmuş olurum.)
    Şair de, Kâbe akşamlarında nûranî gölgesine diz çöküp O’na kavuşmayı hayal etmektedir.
    Garip bir tesadüf dostlar…
    Gülce-Buluşma tarzı (yani hece ile serbestin buluşması) yazılmış olan bu şiirin dörtlükleri de 14’lü hece ile yazılmış.
    14 Şubat, MEVLİD KANDİLİ / SEVGİLİYE KAVUŞMA GÜNÜ / SEVGİLİLER GÜNÜ…
    Ayın 14’ü… Dolunayın olduğu gece. Gecenin aydınlandığı gün…
    14. hece ile başlayan Gülce bir buluşma…
    Gerçek kurtuluşun adresini öyle bir yazmış, öyle bir güzel anlatmış ki şair, hiç tereddüt etmeden, içinden geldiği gibi, gönüllerin sultanının tam da dilediği gibi… Açık, net, anlaşılır. Dua edercesine, niyaz edercesine…
    İblis’ten kurtulmanın ve kulağından tutup atmanın nasıl mümkün ve kolay olacağını da gönül huzuru ve irade bütünlüğü ile öyle bir dillendirmiş ki…
    “Ey insanoğlu! Gel, böyle yapalım, huzura, mesrura, sevince birlikte erelim.” diyor şair.
    *
    Bir işaretiyle Ay’ı bölenim, dudaklarından Allah’ın kelâmı dökülenim, her daim nabzımda akan kanım, gönüllerin sahibi gerçek sevdalım…
    *
    800 yıl Endülüs’te şahlandı senin ümmetin. Dört gemi, yedi bin asker ve ihtişamlı bir İslam devleti, Endülüs Emevî’leri…
    Cebeli Tarık adını yazdı ebedi…
    İspanya’da sadece Kurtuba’ya 80.000 saray, 600 cami, 80 mektep, 50 hastane, 900 hamam ve 600 hanla İslam’ın mührünü kazdılar...
    Kurtuba Kütüphanesi’nde 600.000 cilt kitap, ilmi yeniden yazdılar...
    Acı sona yaklaşıldığında Kraliçe İzebella, Gırnata’da, el yazması 2 milyon kitabı şehir meydanında yaktı. 800 yılın kayıtları ve ilimleri bir gecede kül olup aktı...
    *
    İslam, var edendir.
    İslam, selamete ermedir.
    İslam, medeniyeti yaşamak ve yaşatmaktır.
    İslam, selamdır, kurtuluştur.
    Bir de Türk-İslam olursa…
    Düşünün ey dostlar…
    Emeviler…
    Düşünün ve görün…
    Bütün bunlar 750’li yılardan itibaren olanlar. Aşağı yukarı 1500’lü yıllara kadar.
    Bir tarafta Fatih ve İstanbul…
    Yavuz ve Koca bir İmparatorluk…
    Aynı anda Endülüs…
    Osmanlı gibi koskoca bir medeniyet…
    *
    Yıl 2011…
    Acıdan da acı yıllar.
    Felaketten de felaket, beladan da bela yıllar.
    *
    KARABAĞ…
    Kan ağlayan Karabağ’ım…
    Can Karabağımız…
    *
    FİLİSTİN
    Ana kucağında, memede can veren balalar,
    Bizim balalarımız…
    Hapishanelerde karanlığa yatırılmış kızlarımız, bacılarımız…
    Kara çarşaflar üstünde kanayan tenler…
    Kanayan bedenler…
    Ne olur!.. Ne olur!...
    Öldürün bizi…
    Bir bombayla yok edin bizi…
    Ne olur!.. Ne olur!..
    Bizimle gömün Yahudi piçlerini…
    Halel görmesin, koruyun dinimizi…
    *
    Kerkük’üm, Musul’um…
    Okullarda çocukların biçildiği
    Camilerde civanların kesildiği
    Düğünlerde genç kızların, damatların ezildiği…
    Bombalarla, kurşunlarla lime lime Türkmen’im…
    Yavaş yavaş yok edilen milletim…
    *
    Feryat!...
    Dağ taş feryat!...
    Yürek, baş feryat!...
    *
    İnsanlığın ruhu…
    Müslüman’ın onuru…
    Gönüllerin o yüce nûru…
    Yeni bir güç, yeni bir işaret ver bize…
    *
    “Ezelden ebede yağmur yükü olacağım…
    Postalları, tankları, çizmeleri
    (…yeniden yeniden…) Kovacağım…'
    *
    Ağlayanı da duymalıyız…
    İnleyeni de bilmeliyiz…
    Mazlumu da görmeliyiz…
    *
    Hepimiz canız, kanız, kardeşiz…
    Ağlamayı bildiğimiz gibi anlamayı da biliriz…
    Göz yaşlarını da sileriz…
    *
    HAYDİ!..
    EY İSLAM ÂLEMİ!..
    HAYDİ!..
    EY TÜRK DÜNYASI!..
    HAYDİ, BİRLİK VE DİRLİK ZAMANI…
    HAYDİ, BİRLEŞME VE GÜÇ OLAMA ZAMANI…
    BU KANDİL, BİR DOĞUM NÛRUDUR…
    BU KANDİL, AYDINLANMA, BULUŞMA GÜNÜDÜR…
    *
    Şair Mustafa Ceylan’ın DUA gibi dörtlüğü ile sözümü bitiriyorum.
    Sağ olasın be dost…
    Nefesin kesilmesin, kalemin hiç susmasın…
    Allah muradını versin…
    *
    EY YETİMLER YETİMİ, KİMSESİZLERİN KİMİ
    AĞLAYAN ASIRLARIN, GÖNÜLLERİN HEKİMİ
    YOLUNDA BİR CEYLAN'IM SANA VERDİM KALBİMİ
    MÜSLÜMANIN ONURU SEVGİLİ PEYGAMBER’İM…

    “GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ”

    Hikmet ÇİFTÇİ
    12 Şubat 2011





    Cevap Yaz
  • Saliha Yavaş
    Saliha Yavaş

    ________(█ █ █ ____█ █ █ ;)
    _______(█ █ █ █ █ _█ █ █ █ █ ;)
    ____(█ █ █ █ _█ █ █ _█ █ █ _█ █ █ ;)
    _____(█ █ █ █ _█ █ _█ █ _█ █ █ █ ;)
    ______(█ █ █ █ _█ _█ _█ █ █ █ ;)
    _____(█ █ █ █ █ █ ● °● °█ █ █ █ █ ;)
    _________(█ █ █ ● °● °█ █ █ ;)
    ___(█ █ █ █ █ █ █ __█ _█ _█ █ █ █ █ █ ;)
    _____(█ █ █ █ _█ █ _█ █ _█ █ █ █ ;)
    ____(█ █ █ █ _█ █ █ _█ █ █ _█ █ █ █ ;)
    _________(█ █ █ █ _█ █ █ █ ;)
    _________(█ █ █ ___█ █ █ ;)
    __________(█ █ ;) ¶_(█ █ ;)
    _____________¶¶_________▓ █
    ______█ _____¶¶______█ ▓ ▓ ▓ █
    _____█ ▓ █ ____¶¶___█ ▓ ¶¶¶▓ █
    ____█ ▓ ▓ █ ___¶¶__█ ▓ ¶¶¶▓ █
    ___█ ▓ ▓ ▓ █ __¶¶_█ ▓ ¶¶▓ ▓ █
    ____█ ▓ ▓ █ __¶¶█ ▓ ¶¶▓ ▓ █
    _____█ ▓ █ _¶¶▓ ▓ ▓ █ KUTLARIM

    GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ BAŞARILAR DİLER

    Cevap Yaz
  • Bircan Misirli
    Bircan Misirli

    Bu şiiri okuyunca Sevgili Peygamberimiz(s.a.v)me hem özenle hem de duygu yüklü yazılmış olduğunu görüyorum...Şiiriniz çok güzel kaleminiz çok güçlü ve bencede bu haftanın önemine yakışır bu şiirin seçilmesi yerinde.. Haftanın şairini yürekten kutluyorum....
    ''GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ''

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (7)

Mustafa Ceylan