(GÜLCE-Bahçe) (Gül Tufanı) -İshak Peygamber

Ali Gözütok
153

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

(GÜLCE-Bahçe) (Gül Tufanı) -İshak Peygamber

(İ) steyene,
İ(S) tediğini verensin.
Va(H) deyip, ah çekeni görensin.
San(A) yar diyeni seversin,
Ya Ha(K) yetiş diyene,
Buyur ya kulum dersin!
Hak da sensin, Rab da sensin,
Hakan sensin…
Sultan sen.

Hem yarsın,
Hem yaransın,
Her gönülde sen varsın.
Dost sensin.
Sana muhtaç her gönül,
Seni anlatmaya aciz dil.

Beni zikreden dilden mahrum
Bırakma ya Rab! ...
……..Geçip giden zamanın,
………..Kalemlerinden,
…………….Dökülmüş bilgi, haber,
……………………………….Anı hatıra….
Peygamberler halkasında,
…………..Yerini alan,
…………….İbrahim peygamber’in,
………………………..İkinci oğlu,
…………….Bu peygamber hakkında,
……………….Kalemime,
………………Takılanları,
……………….Gelin birlikte
……………….Bir göz atalım…..

İbrahim peygamberin
…….Sara hatundan
………..Olma ikinci oğlu,
…………….İshak peygamberdir….

Uzunca boylu,
Asil mi asil soylu,
Hem kara gözlü,
Babası İbrahim’e
Benzer benizli,
Tek Allah’a inanan
Hayırlı insan idi,
İshak peygamber…..

Dök ey kirpik, dök gözünden, bitti işret zamanı,
Dile geldi, gül şeninde, Hakkın hilkat fidanı,
İki melek huzurunda, geldi ağlamak anı,
Bilsin artık acep nedir, şu başa yazılanı,

Rivayet odur ki;

Hilkatın fidanı, saadet gül şeninde,
Varlık göklerinin bahçesini,
Bezediği zaman,
Doğum müjdesini verin dedi,
İbrahim ve Saraya! ....

Geçgin yaşlarında, lutfetti Yüce Hak,
Zamanı gelince doğdu, onlardan İshak.
Veliler göklerinde yükseldi,
Yaratılmışların hilali…..

Yüce kitabımız Kur’anı kerimde:

“Biz ona (İbrahim’e) ,
İshak ile Yakubu ihsan ettik.
Her birini peygamberliğe
Erdirdik.”(En’am 84)

“Onları emrimizle rehber kıldık.
Hayırlı işler yapmayı,
Namaz kılmayı, zakat vermeyi,
Vahyettik. Onlar,
Bize ibadet edicilerdi.”(Enbiya 73)

Anası Sara’nın, pak hamurundan,
Yaratıcı Rabbin, kendi nurundan,
Baba İbrahim’in, nur ırmağından,
İçerek büyümüş, İshak peygamber.

Rabbinin nuruyla, olmuş feyizli,
Kara kaş, kara göz, buğday benizli,
Mehtaplı gecede, dolunay yüzlü,
Hak yolun yolcusu, İshak peygamber.

Karanlıkları yakan, Risalet’in güneşi,
Gökleri aydınlatan, mehtab’ın eşi,
Sadakat’ın sefa pınarı,
Vefa kubbesinin ay’ı,
Nebi bağında servi,
Seçkin sedef incisi,
Dinin sırrına eren,
İhsan kerem kaynağı,
Cibrildir habercisi…

Rivayet odur ki;

Hem İbrahim hem Sara
Yaşlanmışlardı.
Beklenmedik zamanda,
İnsan kılığı
İçinde iki melek,
Ansız çıka geldiler!
Selam verdiler.
Selamlarını alıp,
Buyurun dedi.

Kızarmış bir buzağı,
İkram eyledi.

Ama onlar yemedi!
İşte o zaman,
İbrahim’i bir korku,
Bir ürperti kapladı.

Melekler korkma bizden,
Lut için geldik,
Sana da bir müjdeli
Haber getirdik! ...
Önce İshak, sonra da,
Yakup ile, sizi müjdeledik!

Bu,
Müjdeyi
Duyunca Sara,
Güldü ve vay be…Dedi! ....
Ben bir koca karı, kocam da,
İhtiyar bir adam olmuşken nasıl?
Doğuracağım! Doğrusu şaşılacak şey!
Dedi! ..….

Melekler;

“Allah’ın emrine mi şaşıyorsunuz?
O hamd etmeye layık,
Hayır ve ihsanı bol olandır.
Onun rahmeti üzerinizedir.”
Dediler.(Hud 73)

Tüm denizler mürekkep, kalem olsa ağaçlar,
Vasfını ol Rahmanın, yazmaya yeter mi hiç,
Hacet kapısı açık, zikirde dağlar taşlar.
Yüce Rabbin lutfundan, duyulur her an sevinç,

Bir belada bin ihsan,
Gizlidir amma!
İdrakı zor insana.
Mutlak bela çeken,
Erişir muradına! ....
Her ne istersen iste,
Sen çekinmeden,
Sonunda lutuf olur,
Döner o sana.

…….İshak peygamber,
………..Kavmini doğru yola
…………….Çağırdı her an…
…………………Putlara tapmayınız,
……………………..Dediği zaman,
………..Kavminden bazıları,
…………..İnandı ona…
………………….Bir kısmı inanmadı! ..

Allah aşkı odur ki, korkmaz cefa okundan,
Parça parça etseler, bir kerecik ah çekmez.
Sabreder yutkundukça, yudum yudum içer kan,
Yar aşkının derdinden, yabancıya sır vermez.

Babasının vasiyeti üzerine,
……………………Kenan kabilesinin kızları ile evlenmedi.
……………………………Çünkü onlar sapıtmış,
………………………………….Tek Allah’ın yerine,
………………..Putlara tapmış, bir kavim idi.
……..İshak peygamber de,
…Betvil’in kızı ile evlenmişti.

Ondan ikiz iki oğlu olmuştu……
Annesiyle beraber,
Mekkeye gelmişler. Orada hacc,
Vazifesini yapıp,
Bir daha oradan çıkmamışlar.
Yüz seksen yaşlarında iken,Vefat etmiştir.
Babası İbrahim’in yanına,
Defnedilmiştir.
Ona ve tüm peygamberlere,
Selam olsun.

……Onlar ahiret yurdunda,
………….Müstakil birer sultan,
………………Mana yönünde baki,
…………………….Görünüşte bir insan.

………..İşte şimdi geldi, selam sabah sırası,
……………...Çok açıldı gitti, başlangıçla arası.
………………....Söylenecek son söz, artık burası,
………………….….Dinleyin dostlarım, ben
……..Ey saba yeli,
………….Başın alıp nereye,
………….…..Gidersin böyle,
…………………Eğer yolun düşerse,
…………………….. Kutsal toprağa,
…………………………..Ademden son Resul’e,
…………………………………….. Selamım söyle! ...

Ali Gözütok
Kayıt Tarihi : 15.7.2010 17:20:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


GÜLCE EDEBİYAT AKIMI-2010 Projelerinden

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Ali Gözütok