Çanakkale bir türkü,
Dilden dile dolaşan.
Çanakkale bir öykü,
Ünü sınırlar aşan.
Çanakkale bir destan,
Gün bitti, güneş battı, geldi bitmez geceler,
Yüreğimde sen varsın Hasan, zihnimde bilmeceler…
Sen, üç günlük bebeğim, döktüğün yaşa hayır,
Bir ateş çemberinde gördüğün düşe hayır…
Çanakkale - Gelibolu
Şehidin Cennet'e yolu,
Kankırmızı mevzilere,
Gâh ölüm yağdı, gâh dolu.
Yurda çakallar üşüştü,
Kaynak aynı kaynak, su aynı su da,
Hepsinde tad baska, lezzet bir baska…
Her güzel davranış insan huyu da,
Lakin ikram başka, izzet bir başka…
Bir sarı yaprağım, ulu çınarda,
Özlüyorum,
Tahammülüm kalmadı.
Dişlerimi
sıka, sıka yoruldum.
Gözlüyorum,
Ne gelen var, ne giden
Her yağan yağmurda seni anarım.
Her damla, gözümde yaştır da ondan.
Dışım da buz tutar, İçten yanarım,
Gönlüm yanardağa eştir de ondan.
Bir gönül ki, yağmurlar da yunamaz,
Erzurum doğduğum yer,
Yaylanın çocuğuyum
Pek hırçın bulsan da sen,
Neyleyim ki, ben buyum.
Azığım umut oldu,
Asla üzül diye
Sevmedim seni,
Aşkın lezzetini
Tat diye sevdim…
Hayat yemeğine
Yeni bir çeşni,
Bir dünya istiyorum ki,orada savaş yok
Bir düzen kurulu ki, zeytin gözlerinde yaş yok.
Dağlar var doruğunda, çiçekler al,sarı, mor.
Bağlar zümrüt yeşili, bülbüllerde telaş yok.
Bursa’ya bakıyorum,
Tepeden, Tophane’den.
İntikam alıyorum,
Gelmediğim seneden.
Arkamda akasyalar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!