Firak çakmaktaşından doğan kıvılcım,
Değdiğinde sevdanın kavına...
Fesleğen yerine gül bitebilir,
Gül yerine fesleğen de...
Sevda okunun keskin ucu,
Saplandığında yüreğe, yani avına
..
Bir gül açıyorsa simdi Türkiye'de
Aşkla ümitle açıyor
Adsız unutulmuş her bahçede
Bir gül tomurcuklanıyorsa
Sabaha karsı gecede
Açmak için tomurcuklanıyor
Aşkla ümitle
..
Gül bittiği yeri bilirim dersin
Bilir misin benlik şeytana düştü
Cevahir madenin bulurum dersin
Cevahir bulanlar ummana düştü
Ben Ali'yi gördüm mahbub çağında
Selman'ın çiğninde yolun sağında
..
Bizden selam olsun gül yüzlü yare
Salınıp sevdiğim bağlara gelsin
Severim dilberi elde ne çare
Yürekte eriyen dağlara gelsin
Sevda derler bir acayip dengim var
Güzeller giyecek şali rengim var
..
Bayım,
siz hiç ruju silik sesiyle bir kadını
ve gülü solan ilk yapraklarıyla
konuşurken duymadınız mı
Hayır bayım,
..
Bir gonce râz-ı aşkı sarar penbe bir güle
Bir gül bugün nişanlanacak andelîb ile
Güller açınca kendini her kalb-i derbeder
Güller açınca arş-ı hayâlâtı devreder
Cûlar güler uzakta, çemenlerde bâd-ı saf
..
İmgeydi gül, kan sızdıran yerinde
Bahçıvan ekmeği bahçe düşleri
Uzun yol sürücüsü, otel katibi
Kıskançlığın alfabesi örneğin
Sözgelimi bir cinayet nedeni
İmgeydi gül, derin avcı izinde
..
Diken arasında bir gül açıldı
Bülbülüm bahçene ötmeğe geldim
Bezirganım yüküm gevher satarım
Ali pazarına dökmeğe geldim
Baç'ım vermeyince yüküm satılmaz
Gevherin hasına hile katılmaz
..
Bana gül diyorlar neme güleyim
Ağlamak şanıma geldi neyleyim
Ellerin çiçeği allı yeşili
Şu benim çiçeğim soldu neyleyim
Bir haber gelmedi Kenan ilinden
Uçtu m'ola gövel turnam gölünden
..
Bülbüle gül yarar, deveye diken
Çiledir aşıkın boynunu büken
Tarlasına haram tohumu eken
Helal mahsulunu biçer mi bilmem.
Kimi mevtasına kefen biçmiyor
Kimi helal rızık yiyip içmiyor
..
Ve canlıymışçasına, hergün onu sulardı.
Yağız tenindeki su buharlaşsın diye
Düğmeleri en bıçkın küfürlerle açardı:
Çiçekçiydi, yaprak bitlerini öldürmeyen.
Fotoğrafçı, savaş yıllarına rötuş yapan.
Meddahtı, her akşam eve gülücükle gelen.
..
Yel yapraklarımı savurur,
Dört yanım yağmurla örtülü;
Güz vaktim gerçek ya, ne yağmur!
Kafamda hep bir uykusuzluk
Ve masamda bir düşler gülü,
Gecenin içinde, soyunuk.
..
Ah Gül, hastasın sen!
Uluyan fırtınada
Gece vakti uçan
Görünmez kurt
Keşfetti fesrengi neşeden
Oluşma yatağını;
Ve karanlık gizli aşkı
..
kadınım benden kaldı şuaya, bir ölü basil gibi,
zencefil kokan butlarında bulut dadanmış esrar
epriyen salgıları artık benden daha dün
ve benden daha uzak, adalardık, tadına kaçtık,
siyah ellerin kimi nereye koyduğu efsanesi
gözümün tekiyle tutuşturdum delikanlının yüzünü
yürüdük sonra, çok unutulmuş bir haykırışa doğru
..
Sabâ selâm eyle gül yüzlü yâre
O mübarek hatırcığı hoş mudur
Ben bendesi ayrı olalı gözden
Kadrin bilmezlerle hâli hoş mudur
Cânân bizim kıymetimiz bilmedi
Bu çeşmimden akan yaşı silmedi
..
göğsün bir çocukla kedinin savaş alanıdır
onlar şakalaştığını sanırken
seni hep seyretmek kanattı
senin göğsün ama, kime zafer oldu ki
ORDA HEZİMET DE BİR KADER BULSUN KENDİNE
gülle pençe arasında gidip gelen ruhunu senin
..
toprak değişti şimdi
devindi toprak
kandan ve gelinlik yeşiliyle
ellerim toprakta durur
ateşe doğrultup gözlerimi
bir ırmağa kıyasla
..
Susuyor insan
Gül devşirirken
Onun gizli sesini tozda duyardım
Eve saklanarak gelmek gibi bir şey
Gibi bir şey oluyordu evlere dönmek
..