Gülü severim evgili gül,
Ağlamak yerine sevinçle gül
Sen hem çiçeksin, hem gül
Her zaman içtenlikle gül..
Gülmek güzelleştirir insanı
İsterim hep gül gibi kalmanı
..
Gönlümün, gönüllerin sen sultanımsın
Sen iki cihan da bizim padişahımsın
Gönlümüzü ışıklandıranda nurumsun
Gül yüzlü, gül kokulu peygamberimsin
Gül kokulu canım olan da dostumsun
Gözüm nurusun canım Muhammed’im
..
Bir hayale dalar gibi sende saatlerce kaybolmak istiyorum. Derin bir denizin uçsuz bucaksız mavisinde, zümrütünde; nefesimi, nefesin nefessiz bırakana kadar kaybolmak istiyorum.
Bir gülü koklarken sarhoş olana kadar, akreple yelkovan yolunu unutana kadar, Güneş gökyüzünden kayıplara karışına kadar... Gözlerinde, saçlarında, dudaklarında; sesinde, yüreğinde kaybolmak istiyorum. "Gül be kadınım gül. Gülücüklerinde kaybolmak istiyorum. Gül be kadınım gül. Gülücüklerin " Hasret "inle yanan ateşinde; alevlerde sonsuza dek " Hasret "inle yanmak istiyorum... Gül be kadınım gül. " Hasret "inle yanmak istiyorum...
22 Mayıs 2016 / 22:48
SİNOP
..
Ey yarim sana hep gülmek yakışır,
Sen gül ki güller açsın gül yüzünde.
Senin ile benim gönlüm kakışır,
Sen gül ki güller açsın gül yüzünde.
Sen gülerken neşem oldun sen benim,
Sen güldükçe çiçek açar can tenim.
..
Filistin gül Filistin gül..
Filistin gül Filistin gül..
Uğrunda soldu nice gül
Uğrunda solsun nice gül
Haline ağlasın zalim ve korkak...
..
Beyaz gül,sarı gül,pembe gül,mor gül,
Sevgimi,sevdamı ne istiyor gül.
Goncaları açmış,gel,gel diyor gül,
Sevgimi,sevdamı ne istiyor gül.
Her sabah seherden önce uyanır,
Neden böyle renkten renge boyanır.
..
Baharsın bana gül davam
Mertçe öl diyor bu mart gecesi
Ay sözler aksın avuçlarından...
Gül davam sen buna da kadirsin
Gül davam sen baharsın bana
..
Gül alırım gül satarım;
Budur benim işim kârım
Gül içindir ah u zârım,
Böyle imiş alın yazım
Gül ekerim, gül biçerim;
Aşkınla yandı içerim
..
GÜL, BİR KEZ GÜL N'OLUR BİZE
Hep somurtup duruyorsun,
Gül, bir kez gül n'olur bize.
Kalbimi pek kırıyorsun,
Gül, bir kez gül n'olur bize.
..
Sen gittin gideli her yer tarumar
Gelipte görseydin gül kokulu yâr
Adım başı ihenet kin zulum var
Gelipte görseydin gül kokulu yâr
Sen gittin gideli çok zaman geçti
Mümin çile çekti zehirler içti
..
Gül bahçesin de gül’i Muhammed gibi kokmak.O şahane pak aziz güzel sultan’a manevi evlat, abı hayat deryasında Salih bir ümmet olmak.
Sen çöllerin ortasında büyüyen bir güldün. Melekler sana hayran iken, sen ümmetim ümmetim diye haykıran Resulü Zişan. Gül o yüzdendir ki en çok sana benzemek istemedi mi. Onca peygamber senin ümmetinden olmak istemedi mi. Ümmete Muhammed etti seni ey Dürri Yekta. Gönüllere sultan aleme rahmet etti.
Her bir gül Allah ‘ın emri ile toprağı yara yara bismillah nidalarıyla göye selam verir. Allah Rahman ismini tecelli eder güllerine. Sağanak sağanak yağmur ikram eder güllere.Gül bahçesinde farklı farklı güller vardır.Narin, latif ve bir o kadar da güzel.Hele o güzel kokuları sultanı enbiyanın nakış nakış sanatına ihtişamına örnek oldu. Ve Allah ikram etmektedir kullarına.
Herkes gülü gül olduğu için sevmekte.bizim için gül aşktır,sevgidir,özlemdir.gönlümüzün acı ve hasret dolu zincirleridir.Ve uzaklara götüren Sevdayı Muhammedî’dir. Gül”ün sevdası kalbimizin ortasında yelken açmıştır… Ve bizler gönlü iman dolu insanlara meftun olmuş gençleriz.Gün gelir gülün sultanına kalbimiz yana yakıla, gözlerimizden akan yaşlar ile gül sularız.Biliriz ki gönlümüz güllere hasret. Biliriz ki ufukta güllerin sultanı,kalplerin padişahı bizi gözler. Güller dikenlerle dolu olduğunu da biliriz. Ama inanırız ki diken güllerin içinde değil,güller dikenler içindedir.
O soğuktan çatlamış ellere merhem, kurumuş toprağa Kevser, imanı elden gitmiş ruhlara hidayet,iman ateşiyle yanıp tutuşan gönüllere serinlik veren baharlar hediye eden sultan; O gecenin ortasında parlayan bir yıldız oldun. Gündüzün karanlık yüzüne nurlu bir güneş kalplerin en usta aktörü oldun. O saltanatın sebebi peygamberlerin padişahının Habibi oldun ya Resulallah.
Ey Gül bu zamanın gençleri seni çok özledi. Gözleri hep yollarda senin deruni aşkınla çığlık çığlığa ağlamakta. Biri musap bir Ömer bir Ali bir Ebubekir gibi olmasa da hasretle seni anmaktalar. Senin mücadelen için, senin davan için bir başta benim diyen ümmetinden haberdar ol ya Resulallah. Gecelerimize katıl. Ya Resulallah Sahabelerinden güzel işler yapan olduğunda aferin derdin. Veya mükafat olarak derin derine gözlerinin içine bakardın. Ve o sahabi senin aşkınla ummanlarda uçardı. Gençlerin senden gelecek bir aferin’e hasret, senden gelecek bir tebessüme bin defa musap olmaya hazır. Ellerinde kalemleri yanlarında minik minicik Ahmetler aliler Zeyneplerle hasretini o gül kokunu Medine nin yollarını koklamakta. Mekke deki zor günlerinde bir Ebubekir bir Abdullah bir ali olmayı ne çok isterler. O hasretle her gece yataklarımıza girip rüyalarımızda bekliyoruz. Bizimde Bilallarımız var. eşhedü enla ilahe illallah ve eşhedu enla muhammedin abduhu ve resulu dediğinde yürekleri parçalanıp kardeşlerimizin omuzlarına düşen. Bizimde vahşilerimiz var pişmanlıklarıyla sevgilinin kokusunu ufuklardan arayan. ‘’Geceye katran çal,Acıya hüzzam,Ah edersem tutmasın elim,Tutulsun dilim. Taş bassın yerime dedi, gönlüne,Gönlüne…Emri olur başım gözüm üstüne,Üstüne,Üstüne aman, aman’’ diyen hz vahşilerimiz var.
Umut fakirin ekmeğidir ey güllerin efendisi. Zamanın gençleri umudunu sana bağladı. Azimle çalışıyorlar. Yorulan hemen flamayı kardeşine veriyor. Gül bahçesindeki bülbülleri gülsüz bırakma. Sahabeye merhem olan habibim, gül kokunla fakirin muradına merhem ol. Sana beyaz bir üstüne Necip Fazıl üsdatımız ın dediği gibi ‘’ Efendim.. Müjdecim.. Kurtarıcım... Peygamberim! Sana uymayan ölçü, hayat olsa teperim’’ Hasretle ellerinden öperim …
..
Gönlüm bir gül bahçesinde
Gül kokuyor buram buram aldığım her nefes
Yağmur gül olup yağıyor saçlarıma
Gün gül sarısı doğuyor her sabah pencereme
Her akşam gül kırmızısı olup batıyor güneş
Ruhum sarhoş olmuş mest olmuş bi çare
Mevsim gül mevsimi aylardan gül ayı
..
Dalından koparsa, açmamış bir gül,
Nasıl diyeyim kendime haydi bir gül,
Gül hep soluyor ağlıyor garip bülbül,
Dalından koparsa, açmamış bir gül,
Nasıl diyeyim kendime haydi bir gül..
..
Gül
Biz sevdin mi adam gibi severiz
Gönlümüzde bu sevdalar bir deniz
Yalan bilmez sevgi dolu neferiz
Gül üzmesin gülümüzü gül gülüm
..
Baktığın yerde bir gül olmalı. Gülleri okşamalı gözlerin. Ellerin gülleri okşamaları. Dikenler senden uzakta olmalı daima. Sevgi adına ne yazılmışsa hayata dair, ellerinde bir tutam da onlardan olmalı…
Gördüklerin çirkinliklerden uzak olmalı daima. Baktığın her yerde bir gül olmalı. Gülleri okşamalı gözlerin. Ve içinde bir yerde biraz ben olmalı. Güllere baktığında aklına gelivermeliyim. Tutmalıyım ellerini. Sevgi adına ne yazılmışsa sana dair, dudaklarımda bir tutam adın olmalı…
Sustuğun zamanlarda içinde bir gül açmalı. Ve baktığın her yerde bir gül olmalı. Dileklerin ve dilediklerin… Onlar her zaman gerçek olmalı. Yıldızlar kaymalı her gece gökyüzünde ve her yıldız için bir dileğin olmalı. Düşlüyorum da; dileklerinden biri de ben olur mu acaba…
Gecelerin bir anlamı olmalı. Her gecene bir gül kondurabilmeli ellerim. Pencerenden her bakışında sokaklarda izim olmalı. Her gördüğünde sana koşan bir parça sevgim…
..
Her çiçek güzeldir elbet. “Allah özene bezene yaratmış”derler ya hani,işte öyledir çiçekler.Allah her birini özenle yaratmış,dünyayı güzelleştirmekle görevlendirmiştir. “Bu çürümüş kemiklere kim can verecek? ”inkârının ve yoktan var oluşun en açık göstergesidir,her karakışta çıplak kalan ağaçların her baharda yeniden canlanması,rengarenk süslenmesi.İşte peygamber efendimiz de böyle bir karakıştan sonra,bu güzeller güzeli Nisan ayında dünyaya gelmiştir; dünyayı güzelleştirmekle görevlendirilen bahar çiçekleri misali.Ama “gül”farkıyla.Dedim ya başta,her çiçek güzeldir dünyada.Ama güller,bir başka güzeldir.İç içe geçmiş o güzel yaprakların her biri,o mübarek insanda bütün o güzel huyların ve davranışların bir araya toplandığının göstergesidir bence.Ne kadar güzel geliyor değil mi düşününce?
Görünüşüyle,kokusuyla,kısacası her şeyiyle farklıdır gül diğer çiçeklerden.Peygamberimiz de öyledir işte.Biz Hz.Muhammed’in ümmetiyiz,her İlahi dini,her peygamberi severiz elbet; her çiçeği sevdiğimiz gibi.Ama iyi biliriz güllerin kıymetini,güzelliğini.İşte bu yüzden belki de,şaşmamak gerek peygamberimizin en sevdiği çiçeğin “gül”oluşuna.Ve tabi simgesinin de.Ne der Su Kasidesi’nde “O’nun bir gül olduğunu ve bin tane gül bahçesine gül verilse onun gibi bir gül daha açılmayacağını”anlatmak için Fuzûli,
Suya versün bağban gülzari zahmet çekmesün
Bir gül açılmaz yüzün tek verse bin gülzare su
Bu sözden sonra,biliyorum ki her şey boş söyleyeceğim,ama yine de söyleyeceğim.Belki Fuzûli gibi bir Su Kasidesi yazamayacağım.Belki de Süleyman Çelebi gibi bir Mevlid daha,farkını anlatmak için.Ama söyleyeceğim kendimce bir şeyler.Ve şükür edeceğim her zaman yaptığım gibi Yüce Allah’a,bir kez daha.Bana bu güzel peygamberin ümmetinden olmayı nasip ettiği ve her zaman şükredecek aklı verdiği için…
..
Ağlatmayıp, güldürecek
Hayallere daldıracak
Aşkı ile öldürecek
Bana bir gül gerek, bir gül.
Bir gün gelip, solmayacak
Başkasının olmayacak
..
Sen gülünce açar cümle çiçek, gül.
Çiçeklerin en güzeli, en görkemlisi gül.
Bülbülü aşık edip öldüren de gül.
Gülüm diye sevdiğim, goncam da gül.
Bir gülüşüne cihan değer, Ay değer, gül.
..
Gül'e gül verdim gül güldü bana
Gül'e gül dedim gül biraz daha
Gül güldü güldü güldü
Gül sakın ha
Bana gülme bir daha
Gül düşündü
Biraz ciddileşti sonra duruldu
..
GÜL
Gülistanda olur güller,
Tatlı şirin dil ister gül.
Ahu zardaysa bülbüller,
Seher vakti yel ister gül.
..