GÜL ŞEHRİN MASALLARI ( Masal )
Not: Masalın tekerlemesi..
Ülkeler arası yarışma varmış,
Yazarlar, çizerler hayale dalmış,
Türkiye devletim birinci olmuş,
Isparta gül şehre turistler dolmuş.
Ne güzel anlatmış şehri anlatan,
Sevda tutku suymuş ruhunda yatan,
Yöneticilermiş elinden tutan,
Üretici olmuş yatırım yapan.
İthalat ihracat yolu açılmış,
Festivaller olmuş, güller saçılmış,
Ziyaretçi gelmiş, yenmiş, içilmiş,
Gülün güzelleri tek tek seçilmiş.
Şiire, yazıya konu aksetmiş,
Kokusunu alan herkes hissetmiş,
Şarkılar, türküler gülden bahsetmiş,
Gül dalı arayan tohumu ekmiş.
Asırlar boyunca bu devran sürmüş,
Zekinin emeği torunlar görmüş,
Yeni doğan neslin aklı da ermiş,
Ürünü kullanan çok değer vermiş.
GÜL ŞEHRİ MASALLARI ( Konuya giriş..)
Bir varmış, bir yokmuş, güller mis kokmuş, üç aranıyormuş.. Edebiyat dünyasında her yazar ve çizer masal yazmayı, karakterlerini çizmeyi unutmuş. Beyini şiire, hikayeye, romana, mantık soru ve bilmecelere, fıkralara odaklamışlar. Hal böyle iken yeni nesiller bir asır öncesi yazılan masallar okunurken, dinlerken sıkılmaya başlamışlar. Çocukların özel bir bayram gününde yetililerin makam koltuğuna oturarak, çocuklar bu masal eksikliğinin giderilmesi için uluslar arası çağrıda bulunmuşlar. Bu çağrı her devlet yetkilisinin kulağını çınlatmış. Bu tarihten sonra projeler üreterek uluslar arası masal yarışması düzenlenmeden önce, her devlet ülkesinde iller arası masal yarışması düzenleyerek, dereceye giren masalların uluslara arası masal yarışmasına katılması uygun olacağını beyan etmişler. Bu konuda sınır çizilmemiş, her masal yazarı yöresine uygun duygularını içeren eser yazarsa.. Okuyucu kitlesine o yöreyi tanıtmış olur düşüncesiyle çok güzel usule uygun yarışma metni hazırlanmış. Bu önemli duyuru her ülkenin yetkili kurumlarına dağıtılmış . Öğretmen ve öğrencilerde konuya odaklanmışlar ama masal yazmanın pek kolay olmadığı kişilerce de biliniyormuş Türkiye devleti basın ve yayın organlarında bu konuyla ilgili haberleri aralıklarla veriyormuş.
Masal yarışması için belli bir süre verilmiş. Yeteneğiyle şansını deneyenler, kalemine güvenenler yöresinin özelliklerini, güzelliklerini anlatmaya başlamışlar. Isparta gül şehrinde maddi ve manevi duruma ihtiyacı olan bir aile varmış. Bu ailenin çocukları kendi çapında masal yazmaya özen gösteriyormuş. öncelikle iller arası yarışmada birincilik derecesine ulaşılırsa ödülün uluslar arası yarışmaya da katılmaya hak kazanıp orada da masal ödüle layık görülürse, yüksek rakamda para ödülü verileceği beyan edilince bu herkesin dikkatini çekmiş. Zeki Yasin ve Ceren Cennet kardeşler karar alıp heveslenerek, yaş sınırı da olmayınca katılma şansları varmış, heyecanlarını dahada artırmışlar. Bu aile gül şehrin yamacında ikamet ediyorlarmış. Balkona çıktıklarında gül bahçeleri görünüyormuş.Her sabah okula gitmeden önce ve akşam üstü okul dönüşü gül toplayanları izliyorlarmış. Güllerin mis kokuları burunlarının direğine kadar giriyormuş. İki kardeş bundan haz duyduğu gibi, balkonlarının saksı çanağında bu güllerden yetiştirip, onlara baka baka ders çalışıyorlarmış. Nihayet masal yazmaya koyulmuşlar. Zeki Yasin Ceren Cennet'in ağabeyi olunca masal yazmada daha tecrübeli imiş. Okuduğu okulda da şiir ve piyes de yazıp çeşitli ödüller almış. Katılım süreci başladığından itibaren masal yazarları duygularını içeren eserlerini her ilin,her ilçenin yetkili kurum adresine, jüri heyetine gönderiyormuş. Zeki Yasin ve Ceren Cennet kardeşler süre bitmeden önce yazıp ulaştıralım diye gece ve gündüz gayretlerini sürdürmüşler. Konuları her ne kadar gülle ilgili olsa da, içeriğine girdiğin zaman gülün içinde nice özellik ve güzelliklerin barındığını, şifa kaynağının bulunduğunu masal sayesinde gün yüzüne çıkarmayı amaçlamışlar.
Anne ve babası da ha gayret kızım ve oğlum diyerek moral motivasyonunu artırıyormuş. Nihayet her iki kardeşin masalı tamamlanmış ama göndermeden önce bir akıl düşünmüşler. Masal yapraklarının arasına mis kokulu gül yapraklarından koymuşlar, rumuzlarını yazıp ayrı bir zarfa da kimlik bilgilerini yazıp, zarflarını da kapatıp yetkililerin adresine göndermişler. Katılım süreci sona erince her masal yarışmacısını heyecan sarmış. Jüri heyeti mis kokulu zarfları açınca bu fikirden çok etkilenmiş. Çünkü gül şehrin kokusu zarfın içinden de olsa yetkililere ulaştırılmış olmuş. Masalda da konu içeriği incelenmiş çok beğenilmiş, çünkü usule uygun olunca Zeki Yasin'in yazmış olduğu " GÜL ŞEHRİN MASALLARI " ülke genelinde birincilik ödülünü kazanmış. İkincilik ödülünü Kütahya ilinden " ATEŞTE AÇAN ÇİÇEKLER " masalıyla Bekir kazanmış Üçüncülük ödülünü de : " ŞİFALI GÜLLER " masalıyla Ceren Cennet kazanmış. Sırasıyla jüri özel ödülü ve mansiyon ödüllerini hak kazananlar olmuş ama burada önemli olan ülke birinciliğini kazanan masalın ülkeler arası yarışmaya girmesiymiş. Bu yarışmaya katılımda yapraklar halinde değilde kitap olarak sunulması gerekli görülmüş. Masal yarışmasında dereceye girenlerin isimleri basın ve yayın organlarında yayımlanınca ödülü hak kazanan kardeşler çok sevinmişler. Anne ve babası, akrabaları, okul arkadaşları, öğretmenler ve komşu çevreleri tebrik etmişler. Konuyla ilgili ödül töreni düzenlendikten sonra yetkililer fikir alışverişinde bulunmuşlar. Zeki Yasin ve Ceren Cennet jüri heyetine teşekkür ederken şu cümleleri beyan etmişler. " Madem ki uluslar arası yarışmasına katılan masal kitabı baskılı olacak, gülün yaprakları sizlerin dikkatini çekip etkileyip ruhunuzu okşadıysa, daha etkili bir şey yapmak gerektiğini düşünüyoruz diyerek duygusunu iletmişler." Jüri başkanı Ceren Cennet'e sormuş: - Sence ne yapmalıyız kızım diye?. Çünkü kitap yapraklarının arasına uluslar arası yarışmada gül yaprakları yakışık almaz demiş. Ceren Cennet'inde birden annesi pasta yaparken hamur yoğurup destek olduğu aklına gelmiş ve şöyle demiş: " Masal kitabı basılacak kağıtların hamurları mis kokulu gül suyu ile yoğrulursa, etkisini kurusa bile kaybetmez, Masalı inceleyen jüri heyetine sayfa açışında mis gibi gül kokuları saçılır, her yörede ender rastlanan kokular haz verir bu vesileyle Türkiye'nin gül bahçesi olan Isparta ili, dünyanın gül bahçesine dönüştürülebilir demiş." Ülkemizin yetkilileri de bu fikri doğru bulup benimsemişler. Bu kitabın Isparta basılmasını uygun görmüşler, hazırlıklar başlamış. Güllerin mis kokulu suları ile kağıtların hamurları yoğrulmuş. Baskıya geçmeden önce bile her alanı mis kokular sarmış. Bu arada uluslar arası masal kitabı katılım süreci başlamış. En az 99 ülkeden katılım olmuş. TÜRKİYE CUMHURİYETİ devletimizde GÜL ŞEHRİN MASALLARI ile hazırlığını tamamlayıp yarışmaya katılmış. Her masal kitabında ülkenin dereceye girenleri yer alıyormuş ama Uluslar arası jüri heyeti özellikle o ülkede birinci olan masalın üzerinde değerlendirme yapıyormuş. Bu yönden Zeki Yasin ve ailesi çok umutluymuş,kazanmak için dua ediyorlarmış. Ceren Cennet'de ağabeyine " İnşallah kazanırsın aldığın para ödülü sayesinde gül bahçelerimiz olur demiş. Nihayet katılım süreci sona ermiş, Her ülkeden bir jüri heyeti bir de başkan yerini alıp yarışmaya katılan masalları inceleyip yüzün üzerinden puan vermeye başlamışlar. Dünya çocukları da yeni yazılıp yarışmaya katılan çocuk masallarını heyecanla takip ediyorlarmış. Jüri heyetinin görevi oldukça zormuş. Her ülkeden gelen yarışmaya katılan eserler okumak için zaman alıyormuş . Nihayet bir haftada sonuca varmışlar. Yüzün üzerinden puanlar toplanınca 99 puanla Zeki Yasin'in yazdığı ( GÜL ŞEHRİN MASALLARI ) TÜRKİYE CUMHURİYETİ devleti birincilik ödülünün verileceği haberi bir anda tüm dünyaya Uluslar arası basın ve yayın organları aracılığıyla iletilmiş. Türk yetkilileri telefonla arayarak Zeki Yasin ve ailesini tebrik etmişler.
Masal kitabını okuyan Uluslar arası jüri heyeti de pembe gülün mis kokularından etkilenmiş. Bu tasarımı düşüneni de merak etmişler jüri özel ödülüne layık görmüşler. Kardeş Ceren Cennet'in fikri benimsenmiş. Kural gereği ülkeler arası birinci olan masal kitabından milyonlarca adet basılarak dünya çocukların ücretsiz dağıtılacağı sözü verilmiş Türkiye'de " Gül şehrin masalları eseriyle gündem konusu olan Zeki Yasin Yarışmada birinciliği ile dünya devletlerinin haber kanallarında da sık sık gündem konusu oluvermiş. Türk devletinin milleti ender yetişen değerli evladıyla gurur duymuş. Anne baba da tebrikleri kabul ediyormuş. Ödül töreni günü belirlenince aile ferdi yurt dışına davet edilmiş. Gül kokulu tasarımı düşünen Ceren Cennet kızımızda jüri özel ödülü alacağını duyunca heyecanlanıyormuş. İlk defa uçakla yurt dışına gitmenin mutluluğunu yaşıyormuş. İki kanatlı Türk hava yollarının yolcu uçağına binince yeryüzünü, kaynayan bulutları, yukarıdan uçarken seyrediyorlarmış. Yolların ip gibi görünümü, binaların nokta gibi görünümü, denizlerin, göllerin mavi görünümü, yeşil ormanların, dağların boya gibi görünümü dikkat çektikçe ruhlarını okşuyormuş. Nihayet ödül töreni alanına vardıklarında büyük alkış almışlar. Nedeni ise dünyanın en güzel gül şehrin masallarının birinci olmasıymış. Türk ailesiyle jüride yer alan Türkiye Cumhuriyeti heyeti basınıyla orada izlenimleri aktarıyormuş. Zeki Yasin ve Ceren Cennet ödül alanını ,halkın kalabalık oluşunu, tasarımını beğenmişler mutlu olmuşlar. İki kardeş ödüllerini alınca ay yıldızlı Türk bayrağını dalgalandırışlarını tüm dünya basını izliyormuş. Diğer derececeye giren yarışmacılarda ödüllerini almışlar. Dünya basını masal yarışmasını birinci haber olarak sunmuş. Para ödülünü de Zeki Yasin'in yaşı küçük olduğundan dolayı Arif babasının banka hesabına yatırmışlar. Gülden annede evlatlarının ödül almasıyla uçakta olduğu gibi sevincinden uçuyor ve gurur duyuyormuş. Bu mutlulukla bir kaç gün misafir edildikten sonra Türkiye'ye dönmüşler ve hava alanında çocukların hayranlığıyla, büyük coşkuyla karşılanmışlar. Uluslar arası jüri heyeti bu tarihi masal yılı haftası ilan etme kararı almış. Sıra milyonlarca kitabın basımına gelmiş. Yine dünyanın gül bahçesi adaylığına soyunan ISPARTA şehrinin ürettiği mis kokulu güllerin suyu ile kağıt hamurları yoğrulmuş, kısa sürede basıma geçiş yapılmış. Hazırlanan Gül şehrin masalları kitabı dünya çocuklarına bedava dağıtılmış. Kitaba kavuşan çocuklar önce kitap yapraklarına sızan mis kokuyu kokuyorlarmış, daha sonrada okumaya devam ediyorlarmış. Çünkü masallar her ülkenin anlayacağı dile basım öncesi çeviri yapılmış. Her okuyucu Türkiye'nin gül bahçesine, yazarına, tasarımcısına hayranlık duyuyormuş. Ülke çocukları fırsat buldukça da gruplar halinde Türkiye'ye gül şehrine gelip minnettarlık duygularını Zeki Yasin ve Ceren Cennet'te iletiyorlarmış. Türk ailesi artık yüksek miktarda paraya kavuşunca ilk işleri gül fabrikası kurmak olmuş. Bu arada bazı gül bahçelerini satın alarak bu yönde yatırımlarını hızlandırmışlar. Ziyaretçi yerli yabancı turist sayısı artınca gül şehrimize de katkı sağlıyormuş. Şehrin büyükleri gül ürünlerini tanıtım için uluslar arası festivaller, programlar düzenliyormuş. Masal kahramanları öğretimine devam ederek daha da başarılı olmayı hedefliyorlarmış. Zaman zaman devlet büyüklerimizin de davetine katılıyorlarmış. Birbirine kırgın ülkeler bile masallar sayesinde kaynaşma ihtiyacı duymuşlar. Her yıl masal haftasını kutlarken masal yarışmalarına devam ediyorlarmış. Şehri gül masal kahramanı gül fabrikası üretimine devam ederken ithalat ve ihracatlarda artarak devam etmiş. Isparta şehri sadece masallarıyla değil gül ürünleri, yine mis kokulu lavan tasıyla, diğer sebze ve meyveleriyle, mermerleriyle daha da nice üretimleriyle dikkati çekiyormuş, Gülün kozmetik ürünlerinden faydalanıp şifa bulanlar bilmeyenlere reklam ettikçe daha çok turist geliyormuş. Bu masalda buracıkta bitiyormuş. iyi uykular çocuklar sizi seven aileniz kucaklar, sizin için yapıldı oyuncaklar ve salıncaklar,oynayanlar haz duyacaklar, Dahasını da hafızasına koyacaklar,büyüdükçe de faydalanacaklar.
23-4-2019
Ispartalı Zeki Çelik TÜRKİYE İLESAM il temsilcisi.
GBIŞD, ZEKİCE KÜLTÜR ve SANAT EVİ KURUCUSU.
Kayıt Tarihi : 5.12.2020 12:43:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Şiirinizi beğenerek okudum tebrik ederim.
Esininiz bol, kaleminiz daim olsun.
Sağlıcakla kal,
Hoşça kal,
Şiirle kal...
TÜM YORUMLAR (1)