Gül, gül ki gül yüzünde binlerce güller açsın
Gül bahçesi gül yüzünden sevgi topla demet demet
Sevgide güller açsın, güller sevgi dağıtsın
Sevgiyle bakıyor gül gibi görüyorsan sen bahtiyarsın...
Mamak
Dağın üstünde:
akşam güneşiyle yüklü olan bir bulut var dağın üstünde.
Bugün de:
sensiz, yani yarı yarıya dünyasız geçti bugün de.
Birazdan açar
kırmızı kırmızı:
Devamını Oku
akşam güneşiyle yüklü olan bir bulut var dağın üstünde.
Bugün de:
sensiz, yani yarı yarıya dünyasız geçti bugün de.
Birazdan açar
kırmızı kırmızı:
Neredesin....(MUHSİN YAZICIOĞLU NA) .
Neredesin.....
Anadolunun sevdiği yiğit...
Karlı dağlarda mı üşüdün...yapayalnız....
Yüreğinde biz vardık...kalbinde gül sevgisi...
Güllere aşıktın ya...sevgilimiz sevdi diye....
Bir bilsen içimdeki feryadı....
Nasılda yankılandı karlı dağlara...
Sesimiz...
Sen gittin ya üstat...
Güneş doğacak mı bir daha...
Güller açacak mı baharda....
Özledim...
Sonsuzluğu özledim...sonsuzluğu...
Neyi hatırlatır sana...
Çay...Hapishane..Ankaranın tozlu yolları...
Ya da bir gül e iki mısra yazmak...
Mamak ta...
Söylenecek çok şey var....O kadar çok şey...
Boğazımda düğümlenir..
Bir mezar taşı yeter...Binbir söze eş değer...
Gerçi garantisi olmayan bir saniyelik nefese...
Satılan ruhlar pazarı var bu dünyada...
Doğruluk..dürüstlük sende saklı...
Gittinde yüreğimide götürdün...
Şafaklar da gül doğarmış...
Peygamber çiçekleriyle beraber...
Bense...
Bekleyeceğim...
............
..........
............................
Ardında milyonlar var...bunu duy...bunu hisset...
Yaktığın ışık sönmez.... sen uyu sen rahat et...
yazıcıoğluna....cenaze gecesi saat bilmem kaç.....
Hasan Ayar
'Beni Mamak zindanlarından Sultan Muhammed Raşid Hazretleri'nin duası çıkardı!' diyen büyük reis...
Huzur içinde yat!
Allah mekanını gül bahçesinden yapsın ki bu dünyada verdiğin mücadelelerin karşılığı olsun şehit başkanım.Çok erken gittin bu ülkenin sana şuan çok ihtiyacı vardı ama merak etme bizler senin ülkünde emin adımlarla ilerleyeceğiz ve bu bayrağı düşürmeyeceğiz yiğit adam..
mekanın cennet olsun ...
Baktığın sevgiyle yara koştun gülerek gittin sevgiliye yerin gül kokulu olsun mekanın cennet seni anan mutlak iyiliklerinle anmıştır çünkü kötülük senden uzaktı sen değil dostlarına düşmanlarına bile gülerek yaklaştın sevdiğin Allah rızası içindi sevmediğin yine ayni dua ediyoruz elimizden başka birşey gelmiyor seni vuran köhne düzen (düzensizlik) olduğunu biliyorum ama vuranlar kendilerini vurduklarını anlayacaklardır bir gün senin gibisi çok sık gelmez ülkeye ruhun şad olsun içimizdesin bunu bil vardığın gerçeğe hep geleceğiz ve geliyoruz mevla bilerek gelenlerden eylesin
UNUTULMAYACAKSIN ...UNUTTURMAYACAĞIZ
Yazık Oldu (MUHSİN YAZICIOĞLU)
Hayalin gözlerde nur yüzün canlı
Gözyaşı döker hep sivaslı vanlı
Yiğitçe yaşadın dünyada şanlı
Yazık oldu yüzü nurlu kardeşim
Taşıdığın bayrak dalgalanacak
İzindeki gençlik toparlanacak
Minnet duyguları ile anacak
Yazık oldu yüzü nurlu kardeşim
Hem öncü hem cesur mert ve kararlı
Beyaza büründün toprağın karlı
İnanmadı kimse ölümün sırlı
Yazık oldu yüzü nurlu kardeşim
Sabır bize düştü ettik metanet
Rahat uyu vatan bize emanet
Ahirette olsun mekanın cennet
Yazık oldu yüzü nurlu kardeşim
Mevlüde Demir
YİĞİT ÖLÜR ESERİ, EŞEK ÖLÜR SEMERİ
(MUHSİN YAZICIOĞLU’NUN AZİZ HATIRASINA)
Mart 2009’da, bir elim kazada, bu ülke çok değerli bir evladını kaybetti. Bir siyasi parti liderini, bir ülke sevdalısını, bir bayraktarını, bir kahramanını kaybetti. Gönlümüzün Alpereni üç bin rakımlı geçit vermeyen bir dağın zirvesinde “Sonsuzluğun sahibi”ne ulaştı.
Yaşamı bu ülkenin hizmetinde, ölümü bir dağın zirvesinde oldu.
O, bir ömür vatanı için, Türklük için, milleti için uğraştı.
Bu yolculukta, bu yolda “Sonsuzluğun sahibi”ne ulaştı.
***
Atalarımız “Yiğit ölür eseri, eşek ölür semeri kalır.” demişler. Çok da güzel söylemişler. Çünkü günümüzde artık eser bırakanlara pek rastlanılmıyor. Nedendir bilinmez, bazıları arkasında semer bırakmayı daha çok yeğliyorlar. Dikkat ediyorum da bu ülkenin bütün nimetlerinden faydalanıp da kalbur üstü bir konumda olan bazı sanatçılarımız, bazı yazarlarımız, bazı aydınlarımız, bazı akademisyenlerimiz ve bazı siyasilerimiz eser yerine semer bırakabilmek için didinip duruyorlar.
Tarihine küfrediyorlar, atalarına iftira ediyorlar, vatanına ihanet ediyorlar
ve arkalarında AB standartlarında yapılmış, kendilerine oldukça yakışan rengarenk semerler bırakıyorlar.
Yine kim söylemişse Allah ondan razı olsun. Ne demişler biliyor musunuz?
İnsanoğlu özün bilebilseydi,
Bunca savaş, bunca kıyım olmazdı!
İnsan doğan yine insan ölebilseydi,
Belki de dünyada hayvan kalmazdı.
***
Bu sözde gösteriyor ki mühim olan ölmek değildir. Elbetteki her nefis ölümü tadacaktır. Mühim olan insan olarak doğmak, insanca yaşamak ve insanca ölebilmektir. İşte Muhsin Yazıcıoğlu bu dünyaya insan olarak gelmiş, insan olarak yaşamış, vatan, millet ve bayrak aşkıyla mücadele vermiş, Bedr’in aslanları gibi bir dağın zirvesinde bir bahar günü vefat etmiştir. Ölümünde milyonlar sokağa dökülmüş, milyonlar gözyaşı dökmüştür. Mübarek naaşı omuzlar üzerinde bir gül bahçesine götürülür gibi Aziz Türk milletinin temiz gönlüne defnedilmiştir.
Zirvede iken, zirvede ölmek her kula nasip olmaz.
Allah rahmet eylesin, mekânı cennet olsun.
Sevenlerinin ve Türk Milletinin başı sağolsun.
Eserleri kendisiyle birlikte ilelebet yaşayacaktır inşallah.
***
Muhsin Yazıcıoğlu kendi ikbali için değil memleketi için, inancı için, ideali için bir ömür didinip durmuştur. Acı çekmiştir, çile çekmiştir. Milletinin saadeti için yanmış, milletinin saadeti için üşümüştür.
Ve bir bahar günü Hakk’a yürümüştür.
O artık üşümeyecektir. “Üşüyorum!” demeyecektir.
Çünkü o milletinin sıcacık gönlündedir.
Allah, mekanını cennet etsin.
***
Uzak, çok uzak bir yerleri özlüyorum.
Gözlerim parke parke taş duvarlarda
Açılıyor hayal pencerelerim
Hafif bir rüzgar gibi süzülüyorum.
Kekik kokulu koyaklardan aşarak
Güvercinler ülkesinde dolaşıyor.
Bir çeşme başı arıyorum.
Yarpuzlar arasında kendimi bırakıp
Mis gibi nane kokuları arasında
Ruhumu dinlemek istiyorum.
Zikre dalmış her şey.
Güne gülümserken papatyalar
Dualar gibi yükselir ümitlerim.
Güneşle kol kola kırlarda koşarak
Siz peygamber çiçekleri toplarken
Ben çeşme başında uzanmak istiyorum.
Huzur dolu içimde
Ben sonsuzluğu düşünüyorum.
Ey sonsuzluğun sahibi, sana ulaşmak istiyorum
Durun kapanmayın pencerelerim
Güneşimi kapatmayın.
Beton çok soğuk, üşüyorum…
***///***
Mehmet Şükrü Baş 06 nisan 2009 Elazığ Nurhak gazetesi
ALLAH CC ALİM dir devletini milletini ceddini bilen ve seven bu güzel İNSAN özlediği aradığı kendi tabiriyle hayal ediyorum dediği güzelliklere ulaşmıştır NE MUTLU İNSANLIĞINI İDRAK EDENE selamlar saygılar sevgiler..
mekanı cennet olsun
Güllerle bezeli, gül kokulu cennet bahçeleri olsun yerin..Rabbim rahmetiyle kuşatsın..Aminnn.
Bu şiir ile ilgili 23 tane yorum bulunmakta