Gruplarınızı Görmek İçin Üye Girişi Yapın
*-*-*-*- BiR GaRiP YoLCu -*-*-*-*
Akletti,
Dışına yürüdü adam;
Meraka dayanıp nice yıllar…
Annesine gitti,
Babasına gitti;
Az gitti.. uz gitti…
Yol vermedi karanlık:
Fikr-i sabitti.
Bir daha…
Bir daha…
Bir sağa, bir sola;
Öne, arkaya, yıldıza, aya;
Zerreye, küreye, fezaya…
Seğirtti.
Çıktı…
Kozmosa baktı:
Bir avuç köpük!
Girdi…
Bir toza baktı:
Sonsuz ve büyük!
Uzak, yakından yakın;
Yakın, uzaktan uzak:
İç içe iki serap
İç içe iki tuzak
İşin garibi,
Elmas ipek gibi;
Mermer sudan akıcı;
Su ateşten yakıcı…
Hayret!
Akıl durdu nihayet:
—Ya Sonrası?
—Risâlet…
Diz çöktü;
İçine yürüdü adam;
Sabra dayanıp nice yıllar:
Kalbi mutmain.. teslimiyet tam;
Ham elmaslar ağzında;
Keskinmiş, ne gam…
Öteye! …
Öteye! …
Tenden öteye;
Ben’den içeriye, Ben’den öteye;
Hakikat aşkına onuncu köye;
Ermiyor akıl.
Bir çıkış…
Bir yol, bir ışık, bir koku…
Aman ey yolcu!
Aman ey yolcu!
Yokluğa değdi
Burnunun ucu
Derin iştiyak…
Oldu, olacak…
Kendinden geçti; kucakladı aşk.
Ona dayandı, parladı yandı;
Yol aydınlandı, kurtuldu tutsak:
Mekân vehimdi,
Cisimler zandı,
Zaman bir andı.
Yerinden bile kalkmadan adam,
En müşkül,
En uzun yolu kat etti:
Şahdamarından daha yakına,
Şâh’ına gitti.
Osman Şener (Evvahi)