Demek ki çevre, kabaca; azın çoğa, çoğun aza; büyüğün küçüğe, küçüğün büyüğe, uzunun kısaya, kısanın uzuna; sıcağın soğuğa, soğuğun sıcağa; yoğun olanın az yoğun olana doğru, için dışa, dışın içe doğru vs. türünden olan niceli durumlu eğilimleridirler.
Örneğin dış olan yüzeyin iç olan hacme göre iki kat boyutla artması dış yüzeyin iki boyutla değişken olma çelişkisine karşı; için üç boyutlu üç katlı değiştiricileriyle değişken olması karşısında oluşan bir baskı, basınç, direnç belirmesi girişme ve girişmeme eğilimini aynı anda oluşur.
Üç kat ilişki ile beliren durum, iki kat ilişkiyle beliren duruma boşluk doldurma devim olanağı olurken bir çekim ve yer açma belirmesidir. Yine aynı anda iki kat durumla beliren olanak durum da hacme karşı yer darlığı olmakla itilme olacaktır. Bu için dışa; dışın da içe olan eğilimidir. Bu eğilimler nedenle unsurların birbirlerine olan bu zıt durumlu baskı basınç etkileşimi kadarla unsurların birbirine karşı tavır ile yönelen bir alan etkili durumları ile vardırlar.
Dış çevre böylesine bir etki oluşla iletilmenin baskı-basıncına dek alan yönünü oluşan birçok durumlar içinde olunca; geriye bu durumların öznel dünya içine duyum sal yansıması kalacaktı.
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta