Ne zaman okşasa ellerin bir çocuğun başını
Şefkat fakiri herkes doyururdu yüreğini
Ve ne zaman görünse dudaklarının arasında inciler
Tuzla su birleşmezdi denizlerde, gözlerde
Kururdu utancından acı akan her pınar.
Ne zaman ki buğulansa gözlerin
Eylül olurdu haziran
Ekime dönerdi ağustos
Ve bebekler daha çok ağlardı
Analar daha çok çaresiz kalırdı
Erlerinin yokluğunda
Ve sen ne zaman aralasan pencereni
Soluduğum havayı sen diye severdim
Yaşadığımı bilirdim, seni yaşardım
Yaşadığımı yaşar yalnız seni bilirdim
Ne zaman bir kurşun sıksa gözlerin gözlerime
Dünyam olurdun
Sende dirilirdim
Bakardım aynaya seni görürdüm
Ve hiç sevmediğim gözlerimi
Seni gördü diye severdim
Sonra severdim sen diye suya bakmayı
Çayı şekersiz içmeyi
Gün doğumunda kalkmayı
Geceyi yorgan edip üstümde
Saçların bilip çimenlerde uyumayı.
Ne zaman gece usulca çökse güne
Güneş gözlerini kapasa olduğun coğrafyalara
Baktığın her zifire aydınlık doğardı
Ve Tanrı nur saçardı yeryüzüne
Sonra senin renklerin anası oldu tüm duyguların
Siyahın çaresizliğini
Sarının ayrılığını
Kızılın ve nicesinin hüznünü sen doğurdun
Ve yokluğunla grinin her yeri oldun
Sonra da insanoğlu zulüm ekti dünyaya
Ve ben yalnızca gidişleri sever oldum sen gittin diye
Kayıt Tarihi : 15.12.2015 17:33:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Şeydanur Beker](https://www.antoloji.com/i/siir/2015/12/15/griyi-sevdim.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!