Hazan adı üstünde hüzün ayıdır, yavaş yavaş havaların soğumaya başladığı, ağaçların sararıp solmaya başlayan yapraklarının dökülmeye başlayıp çıplak kalmasıyla, tam tersine insanların sarınıp sarmalandığı, gri ve kasvetli, sanki ağlamaklı olan bir ruh hissiyatının, hakim olduğu günlere adım atmakta tüm canlılar... Hep hüzün ve ayrılık mevsimi olarak, duyumsamışımdır ve sevmişimdir hazanı. Romantizmi ve doyasıya yaşanabilecek aşklar barındırır yüreklerde. Sonbaharı aşk hüznünde yaşamayı seviyorum. Aşkın baladını dinliyorum hazanın bozkır yüreğinde. Buruk bir mutlulukla seyre dalıyorum evreni ve kucaklıyorum insan coğrafyasını...
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Devamını Oku
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Bazen bir gökkuşağı doğar, kaybolu grilik... Rengârenk, için aydınlanır. Ama gökkuşağıdır işte, geçerrrr gider. İzi kalır.
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta