yavuzbayram77gmail.com
Sağanaklar, ansızın dökülen damlalar, renklerini gören var mı?
Islanmayı bilen var mı?
Gülerek gelen var mı?
Sizi bilmem ama beni anlatayım; dünyaya geldiğim gün bir yumuşaklık, bir şefkatli kucak, yine de ağlıyorum. Çınar gibi bin hayali gölgesinde barındıran ey hayat, aç kollarını çıplak geldim.
Açlığa mı, açıklığa mı, bilinmeze mi, yoksa sıcaklığımı kaybettiğime mi? Ağlarım, bilemem, bildiğim şefkatli ellerdeyim.
Su gibi akar giderim kucaklarda, sesleri dinlerim, anlamadan, bilmeden oynar ellerim, açılır ağzım hayatın renklerine. Pembe yanaklar ılık sevi rüzgârlarında allanır, okşar tenler, boy verecek bir fidanı bekleyen gönüller.
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman