Gidiyorum şafak vakti bu şehirden
Gün dogmadan şafak sökmeden
Yüregim gibi karanlık ve sessiz bi anda
Seni ve sevgini bırakıp GİDİYORUM.
Beklemekten yoruldum artık
Geceleri uykusuz ve gözyaşı dolu geçirmekten
Anıların ve duvarların üstüme yürümesinden
..
Dökülen gözyaşı bedende kalacak şekilde değil;
Dökülen her damlanın değerini, duygusunu,
hissedecek şekilde yaşa..
O zaman sevgi yüreğine inanır..
..
kimsesiz bir yaprak acuçlarımda,
kanadı kırık yavru kuş gibi
bir damla gözyaşı avuçlarımda,
cehennem azabı ateşler içinde.
avucum yanar yaprak aglar, ben aglarım.
gözyaşı ortak olur yapragın acısına
avucum aglar yaprak aglar ben aglarım.
..
Bazen derdini anlatmak isterken sözcükler boğazında düğümlenir ya;
Tam bütün acılar bir olup üstüne gelir; İşte tam o sırada:
Bazen Ağlamak o an boğumlanan sözcükler yerini gözyaşına bırakır.
Gözyaşı,Dertler da o an sade sade akar; işte o an gözyaşımızın-sıcaklıgından bellidir,Dertimizin Agırığı.
..
Demek, ben hiç sevmemişim seni,
Bunca şiir, bunca gözyaşı,
Esmer bir tene duyulan arzuymuş meğer...
..
2014' ün Mayıs'ında gözyaşı var Soma'da,
Maden altında alın teri, çoğu cansız, çoğu komada.
Gözyaşları sel, insan inansa da, inanmasa da,
Tarihe matem tutacak, enkaz var Manisa'da.
..
Düşen sararmış her sonbahar yaprağı,
Kuruyan bir öpüştür dudadklarında…
Gözlerinden dökülen her ıslanmış gözyaşı,
Nemlenmiş bir ölümdür yanaklarımda…
..
Aglatıp güldüreceksen
Gözyaşı döktüreceksen
Böyle boyun büktüreceksen
Sevme sevme beni kara gözlüm
..
-(II) 11.1
dinsin gözyaşı
ayrılık sürgünü bitsin
ve sadece aşk kalsın bize.
..
En gri renklere hapsolmuşcasına
Bir gözyaşı tufanına müptela olmuşum
Eremedim vuslatın tarifsiz tadına
Çünkü 'sensizlik' isimli bir bela bulmuşum
..
Gözyaşı damlalarım istemesem de damlayacaksa,
Dere,çay ve ırmakların ağzını denize bırakın.
Ayrılık ateşi her demimde beni demleyecekse,
Ruhumun ateşiyle,ateş olmuş denizi de yakın..!
..
Karanlık bir perde çektin hayatıma.
Sonra basıp gittin yüreğimden.
Bir gözyaşı bırakıp, bir yara açıp.
Kaçarcasına, savruldun gözümün önünden.
..
Dağların hareketini düşünsem sadece, bulutları, rüzgârı düşünsem. İçim ruhum bir olsa. Bedenimden aykırılık aksa. Aksa dışarı bütün varlığım, varlığın tabiatında haykırsa, doğayı güçlü kılan ne varsa damarlarımdan fışkırsa. Karanlık gündüze karışsa. Gri hayat kurşun kalemden kurtulsa. Dünya sana koşsa, ona koşsa, benden koşsa, sana, yalnız sana. Sen yardım etsen bana. Sana koşsam, benden çıksam seninle konuşsam. Aramanın sevmek olduğu keşfedildiği günden bu yana, herşeyinle keşfini benden, bedenden tamamlasan. Sonra dağlar konuşsa, ben konuşsam sen sussan konuştuklarının haykırışlarına beni şahit etsen. Seni konuşsam senin suskunluğun yetti diyeceğim yerde, yetmedi dedirtsen bana, beni, bana ve sana, bulutlarda gözyaşı akmadığı anda, ben ağlasam, sen onları yanına alsan. Sana, varlığa, doğaya, matematiğe ve kimyaya baksam. Gözlerim görmese, görse sana konuşsa. Yada hiç konuşmasa, konuşmasam dağlarla, hareketleri hareketimi hareketlendirdiğinde hareketsiz kalsam. bir hareket kalsa ben ona şahit olsam. çok olmadı diye düşünsem, hep biraz daha sana, değil bana, ona ve hepsine şahit olsam. izlesem, izlenilmeden izlesem. Sussam, dudaklarım sussa, susasa sana, sen su olsan aksan sadece bir damla yeter bana. Seni, sana bir damladan varlık olsam sana yinede sana, ona konuşsak hepimizi bir arada kalsak varlığın hepimizi bütünleşik cümleler kursan. heyecan yapmadan, paniklemeden, senin korkuna değil de, korkuların senine ulaşmak için çabalasam. Çabalayıp bir cümle bile kuramasam. Sana neyi yazacağımı bile bilmeden, sana ulaşsam. Leyla olsa, Mecnun olsa Leyla Mecnun'a hiç kavuşmasa ama ben sana, ona, seni, onu ve değil kendimi sevsem. Kavuşsam, varlığın Efendi kıldığı Efendilik mi sahiplik mi anlamasam, kaybolmadan hep varolarak hep yanımda, beni ona, sana kavuşturan ne varsa, Dünyada, doğada, toprakta, bulutların üstünde, taşınsam, taşısam biraz da yardım etsen, bir damladan seni Dünya'ya boşaltsam, 3 gün 5 yıl sonra yeniden koşsam, yorulmasam hiç durmasam. Seni, Onu, değil kendimi çok sevsem Dünya'yı seni, onu ve değil kendimi.
..
uzaklardan bir esintiylen geliyordu öpücügü..
ve yanagima degince sicakligi..
hafiften gözlerimde iki damla gözyasi..
aciyorrrr...
..
Gözden akmayan gözyaşı vardır
Yürekten damlayan kan damlası gibi
Dudaktan akan su gibi
Buruk bir fısıltı
Elveda
..
Kah bir gözyaşı akar gözden kah dudaklarda tebessüm
Beyaz sayfalarda yazılı olan en değerli şeydir ölüm.
Hatırlar mısın başına gelen tesadüfleri?
Anlaşmak varken nedir dünyadaki bunca zulüm…
..
Yeisli o gözler,hala hazan şarkıları yansıyor…
Süzülen gözyaşı, titreyen dudağını ıslatıyor.
Çözülmez bir bilmece gibisin, canım çöz artık gamı!
Ey can yas tutma,dağıt ufkumuzdan kara bulutları…
..
Aşık gözünü yumar
Ve işte süzülür bir gözyaşı
Acele eder kavuşmak için yâre
Lâkin kara toprak girer araya
Çeker gözyaşını karanlığa
Bitti herşey derken
Şahlanır bir anda kara toprak
..
Bir mektup yazdım yüreğimden kopan
Sevdiğime hislerimi anlatan
Topladım sümbülleri koydum içine
Büyüttüğüm gülleri, yapıştırdım pul yerine
Özlem vardı mısralarında, gözyaşı ile
Yüreğimi koydum, sevgiliye hediye
..
Yüreğimin üzerinden akan soğuk bir sel gibi sen.
Yüreğine kapılıp eriyen bir mum gibi ben.
Sen delice akıp giderken benden,
Sessizce soğuyup, donuyordu bu beden.
Gözlerinin içine bakarak eriyordum ben.
Karşımda gözlerini yummaya çalışan sen.
..