Gözyaşı, kalbin en derin yerinde açılan yaralara sürülen görünmez bir merhemdir. İnsan bazen kelimelerle anlatamaz derdini; boğazına düğümlenir, nefesi yetmez, sözcükler dağılır. İşte o an gözyaşı devreye girer. Dili sustuğunda kalbin dili olur, sessizce akarak insanın yükünü hafifletir.
Yüzden süzülen her damla aslında içteki fırtınaların habercisidir. Gözyaşı, kalbin karanlık odalarına düşen bir ışık gibidir; acıyı söndürür, ruhu yumuşatır. Yüzün kıvrımlarında gezen o damlalar, kirleri değil; kibri, kini ve kırgınlığı temizler. Yüzdeki her damla, kalbin “ben hâlâ insanım” diye haykırışıdır.
Gözyaşıyla yıkanan yüz, çölün ortasında yeşeren bir çiçek gibidir. Ne kadar hırpalanmış olursa olsun, damlanın değdiği yerde umut filizlenir. Çünkü gözyaşı acıdan doğar ama ardında arınmışlık bırakır. Bir annenin evladına ettiği dua gibi, bir sevgilinin vuslata kavuşma arzusu gibi saf ve içtendir.
Bazen gözyaşı, en derin duaların taşıyıcısıdır. İnsan ellerini açamaz, kelimelerle dua edemez belki, ama bir damla gözyaşıyla bütün kalbini Rabbin huzuruna sunar. O an gözyaşı, hem kalbin merhemi olur hem de yüzün temizleyicisi…
Gözyaşını akıtabilen insan, kaybetmemiştir; aksine kazanmıştır. Çünkü gözyaşı dökmek, zayıflık değil; kalbin hâlâ canlı, hâlâ sevebilen, hâlâ umut edebilen bir kalp olduğunu gösterir. Ve işte o yüzden, gözyaşıyla yıkanan yüz, her zaman en temiz, en duru, en insanca kalan yüzdür.
Mahmut Tuğrul AĞSU
Gözyaşı, kalbin merhemi olduğu kadar yüzün de temizleyicisidir.
Kayıt Tarihi : 20.9.2025 07:51:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Gozyasi
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!