Kadrini bilmeyen gönül kullar içinde Gözlerim yaş dolu ağlar biçimde Gezdiğim patika yollar diken içinde Görmesin ömrünü gözden nurun utana Kıymeti kalmadı derdiğin demet, demet gülün Solardı elinde batardı acıtırdı dikeni Kavlime gömdüğün görünmez ebedi eserin Müzende sergide seyretmesin nurun utana Gel denmez gidene geçer solundan Soğuk sular verdin üşüdü yüreğim yolundan Bakınca kapandı göremediğim kör koyular İçine apışıp düşmeye gör göz nurun utana İblağ boştur nefesin kesilir tükenir bitersin Koştuğun yolun inişi bayır diki yokuştur Kalbini kalbime gözünü gözüme tokuştur Kıymetsiz kulmuşsun bilip görenin gözün nurun utana Apayrı yolları böldüm bölüştürdüm beşi ye Kolumu aslana kaptırdım gönlümü kıymetsize İçtinap eyleme ez sende bağrımı ez de geç sakınma Ufala, ufala ayak tozunan basıp görmeyenin gözü nuru utana
Zennehar YılmazKayıt Tarihi : 4.1.2012 16:40:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Zennehar Yılmaz](https://www.antoloji.com/i/siir/2012/01/04/gozun-nurun-utana.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!