Aşkta ima olmaz, cesaret ister.
Çalar kapını, “ben aşığım” der.
Cehennem olsa, gideceğim yer.
Gözümü kırpmam arkasındayım.
Geceleri uykular, haram da olsa
Benzim çiçek gibi, sararsa solsa
Zülfü kimi ayağın koymaz öpem nigârum
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
Devamını Oku
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
Güzel ve anlatılmak istenenin gayet yalın bir dille anlatıldığı bir şiir. En azından yazılı olarak sahip çıkılmış yaşanılan duygulara. İnsan aşkı ve hisleri bitsede geçmişte yaşanılan duyguları elbet yaşamadım demesi çok acımasızca olur zaten. Çünkü eğrisiyle ve doğrusuyla hayatının bir bölümünü kaplamıştır. Ama şiirin son dörtlüğünde beşeri hayattan göç edilsede unutulamayacak bir sevgiliden bahsedilmiş. Genelde divan şiirlerinde bu tarz aşık-maşuk ilişkilerine rastlanır. Ama divan şiirlerinde aşıklar günahsızca, safca sevgiliyi severler. Sevgiliyi elde etmek için bulunmadıkları bir konumun suretine bürünmezler. Onlar çok şeffafdırlar ve sevgilinin bir tırnağının zarar görmesindense kendileri acı ve ızdırap çekmeyi daha efdal görürler. Gerçek aşk bu sanırım sözle değilde özle aşka sahip çıkmaktır bence...
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta