Gözlerinden sevgiler sağarım pişirip ...

Gece olur loş bir köşede otururken
izlerim seni

karanlığa sarar
yaprak tütünü yapar
içerim gözlerinin zehrini

gözlerim gözlerinde
bakakalırım anlar boyu

o sıralarda kıpırdamaz
safi göz kesilir bedenim
gözlerinde karar kılarım
gece boyu sende kalmak için

ateş böceklerinin ışıltısına karışır bakışların
dalar gidersin başka başka beldelere
öyle gözler ki
tarife gelmez
sığmaz hiç bir söze

bazı izin verirsin tırmanırım düşe kalka
Himalaya dağlarına

bazı acımasız bir fiskede
atarsın dönüp bakmadan

çöl ateşlerinde yakarsın
ırmaklarda serinletip
çağlayanlara katıp hoplatırsın yüreğimi
su sağarım ben o gözlerden
sevgi sağarım
şifa ararım
izin verdiğin sürece

acılarıma merhem bakışların
hasretime vuslat olur
gözlerinle okşarsın
ben bu bahçeden kovsan gitmem
çıkmam kolay kolay
çünkü gidecek yerim yok

susarak konuşuruz
konuşsak azalacağımızı biliriz biz
ne deniz görür gözüm ne sahili
şikâyetim olmadı hiç yalnızlıktan
senin denizine emenettir cismim
yüzme bilmez
gezme bilmez bedenim

senin saklı bahçende ağaçlıklar altında
senle huzur bulurum

gece susar sanırız oysa konuşur gece
biz suskunken
yıldızlar da ay da
hep gözlerinin gökyüzünden aydınlatır
karanlık gecelerimi
sen büyürsün
gece büyür
aşk büyür
ay büyür
dolunay olur

aşk çoban ateşine döner
yakar her ikimizi
sığamayız harflere
kelimelere
çoğalır yine de
cümle oluruz

ateş böceği taşır sırtında
seni seviyorum
yazan pankartı

o da bizdendir

bazı da buz dağlarına döner bakışların
üşürüm
azalırım
titrer
dönerim kendime
o vakit
sığınırım
sımsıcak yüreğine

bazı kuş yuvasına dönüşür
biri konar
bini kalkar kuşların
bazı orman olur
doymak mı yeşiline

orda huzuru bulmuşken
bir kaç zaman konaklarm
izin verdiğin süre

sonra uçarız kanat kanat
göklerde el ele
gözgöze
alabildiğine

pır pır eder kalbimiz
bir ayin eşlliğinde
kayıplara karışırız

25/Haziran/2011/Cumartesi/Bodrum