Hani o vakitsiz anların çıkmazın da yol alırken, gecelerin zifirine
Acemi hırsızların el, ele verip acımasız zamandan an çalma ürkekliğin de
Tüm kainat, neden yataklık eder ki böyle si bir günah’a bilinmez
Bir kuru yaprak kırılganlığında olsa da giz’ler, biliriz ki sevmek tüm günahları siler
Hani nefes nefese bir inatlaşmadayken ruhlarımız, bedenlerimizle
Aynı gökyüzü, binlerce yıldız ve kim bilir kaçıncı dolunay şahitliğinde
Bugün seviştim, yürüyüşe katıldım sonra
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Devamını Oku
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!