Mademki zaman kısa, ne yaz var ne bahar, gel bir şey sorma bana
Her kaşının ardı gülüstan, her bakışın bir ömür
Gel donuk gözlerime öyle derin, derin bakma 
Kar yağmış şu karşı dağlara
Bahar'ı sorma bana
Ey varoluşun sırrı sende gizli
Kadın
Fırtınalar koparıp
Salkım saçak
Seni
Benden alma
Can
Bırak
Dokunma şu özgür düşlerime
Her an
Birkaç ölüm yaşadığım
Karlar
Buzlar ülkesinde
Ahıma ah
Acıma acı katma 
Ne olur gel 
Melankolik yüreğimle
Özlemle bekkediğim 
Kızıl şafağı 
Sen
Öldürme
Ne olur
Kapıma dayanıp
Eski dikişleri sökük yüreğimle
Beni
Yalçın dağlara vurma 
Her bakışı bir hayat olan
Kadın
Yönsüz savruluşları korku dolu
Rüzgârlara
Savürma beni, savürma
Koydum yüreğime 
Güneşten sıcak 
Seni
Gel, ne olur gelde 
Sar beni
Yeşermeye yüz tutun
Tohumunu bıraktım yüreğime
Özlem çiçeğim oldun sen, şu sol böğrüme
Sür zamanı! Ihlamurları, nergisleri sen kokan baharlara
Mademki gülüşünde gizli baharlar, gözlerinde Mezopotamya var, 
İçimde sen olan
Acı hıçkırıklarıma kulak ver
Yüzüme bakarak gül! Mükâfatlandır beni
Saçlarını dağıt omuzlarına
Şu kapkara kışlara 
Dert olsun
Dert olsun bin kere
Gün ışığını toplamış
En beyazından
Şelale gibi yanaklarına akan 
Kirpiklerin
Sellere, taşkın sulara
Tüm kötülüklere bent
Bana 
Umut olsun
Zorbaya başını eğmeyen, sabırla acıya dayan kadın
Sevgi soframda
Tüketme sevdanı 
Her bir gülüşün
Her bir bakışın
Her bir günümde
Bahar dolu 
Dudağından 
Konca açan gülüm
Umut dolu çiçğim olsun
Şimdi 
Cana can katmanın tam zamanı 
Cemre çoktan düştü havaya, suya, toprağa
Çefkatin sımsıcaklığı yüreğinde olan güzel, şu firkatan al beni
Mehmet Çobanoğlu
11.03.2024
İstanbul
Kayıt Tarihi : 11.3.2024 19:44:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.



Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!