Yavaş yavaş sessizce işgale uğradığımı biliyordum Aynı şarkıların aynı şiirlerin dostluklarında geziniyorduk Omuz omuza iki dosttuk candık can Ta ki ela gözlerin gözlerime değinceye kadar Bitmişti o an her şey sanki tüm savunma mekanizmaları Alt üst olmuştu Düşünüyorum da hangi teknoloji karşı koymamı sağlardı Gözlerine Direncimi hangi antibiyotik artıra bilirdi Öylesine güçsüz ve zayıftım ki karşında Hangi vitamin gözlerine zafiyetimi giderirdi Var mı idi şu gönlümde açılmış yarama Gözlerinden daha etkili tesirli bir ilaç Öyle bir kurşun girmişti ki kalbime Adı aşk tüm yaşanmışlıkları silmişti boşlukları bir anda Dolduru vermişti Mahkûmu olmuştum ela gözlerinin Bu esaretin sonu yoktu biliyorum Ne sana nede bana bir özgürlük yoktu yolun Sonunda Önümde dipsiz uçurum sanki gayya kuyusu Karşımda gözlerin toprağın suyu Mıknatısın demiri misali çekiyordu beni Var mı idi bilimde bu çekim gücüne karşı Koyacak bir icat Attığım her adımda kaçmak isterken İçimdeki uçurumların boşluğuna düştüm Her düşüşümde gözlerin beni tutuyordu… Ne acı ki biliyordum bendeki seni kendime Bile itiraf etmem felaketimdi Benimsin canımsın bir tanemsin diye bağıramadan Haykırmadan çığlık çığlığa susacağımı bilerek Kaç kez adını boğazımdan bir zehir gibi yuttum Biliyordum sadece beni zehirleyecekti Bu esaret Biliyorum seni bulmak kaybetmekti Ve gözlerine itirafımın ödülünü aldım Sensizlik. Hediyen için teşekkür mü etmeliyim Yokluğunun zindanlarına attığın bu Yürekten işe yarar bir şey bırakmadın Ne acı ki ben hala gözlerinin esaretinde Özgürlüğe hasret sana hasret yokluklardayım Ey yaaar 12/08/2005
Hatem MahmutoğluKayıt Tarihi : 25.12.2011 00:17:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!