Susma, sustukça sıra sana gelecek!
GÖZLERİN AYANASIDIR
Gölerin aynasıdır çatlayan coğrafyasında kanayan ülkemin
Ve derindi Tolga’nın gözleri derin
Takılı kaldı, günün döndüğü yerde son gördüğü kandı.
Olmazın nereden geldiğini anlamıştı
Bir gülüşle vurulup düştüğü yerde…
Ve sesler gelirdi derinden
Ki her çatlak bir yaradır bu susuz topraklarda.
Ağıtlar yükselir ardı, ardına her yarıktan
Diyarbakır’dan Elazığ’dan Bursa’dan
Koşu takımı kuşandığında zamanlar…
Derindi Tolga’nın gözleri derin
İki kurşun karası
Ve usulca soldu yüzünde mimikler
Annesi, ninnisi ile örtmüştü gözkapaklarını
Sapladığı yerde iki kurşun, tanık çekirdekten
Gerisi hep o faili mechullerden…
Hasan dur! Sıkma, silahının kabzasını,Biz de biliriz kardeş yarasını
Gecenin bağrına düşerken ayrılıklar
Dudaklar hasretle çatlar
Ağlamaktan beterdir sancısı…
Hasan dur! Bir şey söyleme anlaşılmazlardan
Ben, aşka dair bir ozan, bütün oyunları bozan
Cenup yıldızı uzak düştü sınırlarımızdan
Durup da, dağlarımı Dinleyeceksin?
Depremler kadar keskin…
Öfke demlendikçe bilenir
Kanla yıkanan anılar
Öylece bakıp seyre dalarsın
Sular bulanık aktıkça korkarsın
Ve kozanı örmedikçe etrafında
Susarsın, susarsın
Ve çatlatsın Hasan!
AYHAN SARIOĞLU
03.05.2003
Kayıt Tarihi : 11.1.2007 22:09:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!