Bir dalganın nasır tutmuş gözlerinden koparılmıştı
Titreyen kaç elin ayasıyla dokunmuştu yakamozuna o adı cellad şehir
Bir dilenci gibi kaldırımda mendil açar mıydı girdabında yırtılan gövdesi
Ne çok puslu renk tanıdı hüznü, limansız yeşeren mevsiminde
Bir şiire vurdu yokluğunu gözleri görmez
Kısacık bir türküye astı yarasını dili konuşmaz,
Aldı başını ellerinin arasına hüzünle baktı güneş yüzlü yarınlara,
Yıllar bir gözyaşı olup da kaymış
Nurlu ihtiyarın yanaklarında.
Yapraktan saçını yerlere yaymış,
Sonbahar ağlıyor ayaklarında.
Süzüyor ufukta bir kızıl yeri,
İçi karanlıkla dolu gözleri;
Devamını Oku
Nurlu ihtiyarın yanaklarında.
Yapraktan saçını yerlere yaymış,
Sonbahar ağlıyor ayaklarında.
Süzüyor ufukta bir kızıl yeri,
İçi karanlıkla dolu gözleri;