Hüznüm
Masmavi bir gökyüzünün altında
Düşsüz uykulara dalıyor.
Oysa yüreğim
Ucu tomurcuklu baharlarla
Gün ışığına dupduru bağışlamalar bırakıyor.
Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Devamını Oku
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
şiir dediğin böyle olmalı
ne söylediği nereye gittiği
beli olmalı ki sözlerin
zevkle okunmalı
okuyucusunu doyurmalı
şair kendini aşmış.
artık yarış moduna girmiş ve de
bundan böyle kendiyle yarışacağına eminim
harika bir paylaşım okudum kutlarım
Sayfadayım... 'Gözaltı sevdaların' sevenin direncine nasıl yenildiğini okuyorum... Nasıl özgürce haykırıldığını...
Şiir ve değerli şaireyi bir kez daha kutluyorum..
suyun akışından dağların bekleyişine, yağmurun yağışından çiçeğin tomurcuklanışına kadar toprakla örtüşen ve aşkın içinde şekillenen bir hayatın yansımasıdır şiir.. evreni kendi penceresine değil de, penceresini evrene açan şairlerin elinde, umut ve aşk ve insanlık adına ne gerekiyorsa, kelimelerin arasında gözaltına alınmış olarak görebilir ve yeniden özgür bir yaşama sunulmuş olarak bulabilirsiniz..........kutlarım zeynep hanım, mükemmel bir şiir.. teşekkürler, saygılar size..
Off ki off...
Bir şiir bu kadar mı güzel olur, çok çok beğendim...
Saygın kaleminize kocaman tebriklerimle kutluyorum.
Sevgimle
Asi bir bulutun nehir mavisi şarkılarıyla
içimden çığlıklar ata ata
Tenine konuk oluyorum.
Ve gülün dikenini öpüyorum
Dudağımı kanatmadan.
Öylesine duygu yoğunluğu var; şiirin bitmesini istemedim... 10 puan +ant. Sevginin gücüyle...
Elimdeki kırmızı güle yazıyorum bu şiiri
Gökkuşağı'nın büyülü sesiyle __muhteşem dizelerdi- harika bir şiirdi- sevda özlem hasret üstüne- çok zengin bir şiirdi- ne ararsan vardı sofrada-doyumsuz- kutluyorum...
kayboldum mısralarda..yüreğime işledi... kaleminiz daim olsun, sevgiler...
Bütün maharet ondadır zaten... 'Gülü öpmeli ama dudağını kanatmamalı' öpen...
Bir bakıma 'gözaltılara' meydan okumaktır o maharet... Umursamamaktır sevda bekçilerine, nöbet tutan ne kadar sevgisiz varsa, hepsine...
Yaşamaktır sevmek... Varolduğunu bilmektir ruhun ve bedenin... Bütüne ulaşmaktır 'kırıntılarından' sevdanın...
Yine mükemmeldi, yine coşkuyla okunan bir şiirdi...
Kutlarım Değerli Nilgün...
Şehir dışındaydım uzunca bir süre canım. Ancak gelebildim şiire.İyi ki tesadüfen görmüşüm, uğramışım.Böyle umut dolu, sevda dolu şiirleri okumak huzur veriyor bana. Tekrar tekrar okuma isteği duyuyorum. Aşk varsa, gurbet varsa özlem hep vardır elbet...Ne tadı kalır kavuşma umudu olmasa sevmelerin. Senin kalemine hep böyle şiirler yakışıyor. Baharlı, tomurcuklu, ya bol yıldızlı veya mavi gökyüzü olan umut dolu, aşk dolu şiirler.Sevdanın gözaltından hiç kurtulmayasın Zeynebim...Kutluyorum bu zevkle okuduğum şiirini ve seni sevgimle...
GÖZALTI’daydım.
Şiiri gözaltına almak gerekiyor.Sorgular yapmak için gerekli bu durum.
Zamanı ve uzamı azımsanmayacak değin geniş zamanlara sokmuş Şair.Temkinli olmaya gereksinmeksizin yazmış dizelerini.
Serbest şiir geleneğimizde imge/lirizm ikilisinin ,nostaljinin süreç içinde yükselen duvarlarında öncül,gönül çelen bir yeri vardır.Bu özellikleri birlikte görmek istediğinizde bazı şairleri hemencecik anımsarsınız.
Zeynep Nilgün bu şairlerden biridir.
GÖZALTI şiiri böyle bir adla okurun önüne konuluyorsa hele de.,Aşkın kemikleşmiş alılmama duygularının daha da sınır tanımayan bir hızda akmakta olduğunu görmektesiniz şiirde.
Gündelik yaşamda aşk’ın aldığı yeri göstermekten öte,aşk’ın vazgeçilmezliğini savlamak adına Gözaltı ,duyguların nirengileriyle dolu dolu .
Yoğun bir anlatı var şiirde.Anlatıcının seslediği O’ya ,çokça paydaya bölünmüş duygularla seslediğini söylemek olası. Belleğin öncülüğünde ama yüreğin çekiminde ,belli bir sıralamaya tutulmaksızın akan istemler ve bunların öne sürülmekle kalmayıp şimdiki zaman ve hepsini kapsayan geniş zaman bağlamında salınışı okurda hayranlık etkileri yaratıyor.
Aslında pek de karışık olmayan bir düzenlemeyle kurulmuş,ancak,genel anlamda ‘Ey Aşk’diyerek hedefine gönderilen her söz,her istem özel’e dönük gibi görünüyor.Bu durum ilk dizesinden son dizesine değin şiire damgasını vuruyor.
Şair,şiirinin ana damarının ‘aşk’ olduğu bilinciyle kusursuz ve çok katmanlı bir biçem mimarisi de yapılandırmış.
Okur,bu girift mimarinin kusursuzluğuna sızabildiği ölçüde,baştan sona kesintisiz akışın,kimi kez bir sözcükle yapılan özel vurguların uyumuyla heyecanla sürdürebileceği bir okumaya girişiyor.
Yer yer hüznün perdelediği ama her kezinde yüzüne umut ışığının düşürüldüğü aşk,denetim altında tutulmak gibi disiplinli bir konumlamada gibime geliyor.
Şair’in- anlatıcının-büyük riskleri göze alma pahasına ,aşk’ın hafife alınmamasına dönük algıları şiire monte ediyor olması sanıyorum kötücül düşüncelere yönelik olarak indirilebilecek en büyük darbedir.
Aşk’ın ölümsüzlüğe kavuşması adına yapılması gereken bir pratiktir bu…Çok büyük bir öykünün içinden makaslanarak okura getirilen sevimli,lirik bir kupleden başka bir şey değildi GÖZALTI…
Kutluyorum Değerli Zeynep Nilgün’ü…Güzel şiirlerinden birine daha imzasını koyduğu için…Dıştan esen bütün rüzgarları bastıran baştan sona aşk kokusu salan bir şiir meltemiyle bu sayfayı donattığı için…
Nicelerine.Erdemle.
Bu şiir ile ilgili 10 tane yorum bulunmakta