Görüş Günü Şiiri - Yorumlar

Dünyanın var oluşu, yaratıcılık ya da evrim teorisi gibi inanç, akıl ve bilimsel boyutlar günümüzde de alabildiğine dip ve genişlikte devam ediyor. İnsan zekâsının gidebildiği en yüksek noktalarda ve her alanda kıran kırana bir sürtüşme daha yıllarca süreceğe benziyor. Bizde halen İnançlı ateiste ateş püskürüyor, Ateist ise inana. Bilmiyorum hangi düşünen ve vicdanla olayı değerlendiren kişi şu gerçeğe hayır der: Türkiye’mizde henüz geniş kitlelerde Müslümanlık, Hıristiyanlık ya da inançsız olana nüansla yaklaşılmıyor. Hoşgörü ise çok zayıf. Geçenlerde eğitimden tanıdığım Surinamlı bir eski arkadaşım kendi ülkelerinde de bazen kapışmalar olsada genelde halk arasında İslâm, Hindu, Hıristiyan’lar olarak bir birlerini kabul eder bir toplum olduğunu söyledi. Bu uzaklıktan herhalde gerçeği o benden daha iyi bilindir. Diğer bildiğim ise Avrupa’dadır. Avrupa’yı her yönüyle eleştirelim, hatta çok çıkarcı ve çifte standart politika yürüttüklerini bizzat senelerce yaşayarak gördüm. Yiğidi anlından vur ama hakkını yeme: Hümanist ya da Katolik veya Ateist, Protestan; dinsel boyuttaki vicdan özgürlüğüne her fert diğerinin inancına ya da Tanrıya inanmayanına saygı duyuyor (Müslümanlık ise farklı; bunu son Amerika saldırısı sonrası bazı Avrupa'daki halk kesimi ırkçılar sayesinde kendine tehdit hissediyor.)

Avrupada genelde hiçbir edebiyat içerikli sitelerinde şiir amatör şiir yazmaya çalışanlar arasında din, dünya görüşü, ideoloji tartışma konusu olmuyor.

Genel olarak bende diyorum ki bu neden Türkiye’de ve diyelim ki bir Arap ülkesinde daha farklı. Ve burada bir görüş bir olay anlatırken kendimi/inancımı değil, insana yapılan zulmü ve sakat anlayışı irdeliyor, insanin daha güzele anlayış ve kardeşliğe hakkı olduğuna dikkat çekmek istiyorum. Şimdi tutup şiirle bağlantı kurup toplumsal boyutu irdeliyorum.. adam ne edip tutup olayı şahsi boyutlara dine, görüşe bağlıyor.. Tartışmanın içine girdiğim her durumda meselemin şahsi değil, genel olduğunu irdeliyorum… Yok illaki gel seni bir alt aşağı edeyim, bak kim olduğumu sana bir göstereyim…
İyide bunlar neyi ifade ediyor: bastırılmış bireyin boşalması belki.

Türkiye burası bak bir memur iken, işçi, kamu görevlisi ya da bir siyaset kurumunda şahsi bir eleştirini, olurya bir kızgınlığını gelde patrona yap, şefine ya da parti başına…Adama ansından emdiği sütü pişman ettirirler. Üstelik bakınsana ta yargıya kadar varan hatta belki nazizim Almanyasında dahi bu denli geniş olmayan dinlemeler ile bakınız siz halkını paranoyak yaptıran sisteme.. Yani bu bağlamda paranoyaklık dahi anlaşılır ve bir psikolojik hastalık tanımından uzaklaştırılır. Paranoyak psikolojik tanımı her hangi fiili bir (somut) neden olmaksızın kişinin küçük denecek vakalardan dahi şüphelenmesidir. Biz ise Toplumsal paranoyaklığa gidiyoruz ama psikiyatrik tanım konamıyor, çünkü daha yürüyen düzenin yaptığı somutluğa kendimizden dahi şüphe duymamacağızda neden duyacağız ki.

Sayın Hasan Buldu bey sizin burada isminizi zikrederek (bende her şeye karşın nüans yapabilen ve objektif olaylara bakan intibanız nedeniyle) şunu vurgulamak istiyorum… Evet yukarda bahsettiğim milyonlarca yıldan bu yana geldiğimiz insanın toplumsal yaşmada kötülükten ve vicdansızlıktan, hırsızlık, taciz ve adi suçlardan başkasına garez edip adam öldürmesine varan vs durmalarda kadar asma kesme ve taşlama ile hiçbir zaman bunların önüne geçilemediği ve en ağır verilen cezalara rağmen yapılan suçların azalmadığı bir gerçektir. Eğer bunlar bin yıldan bu yana etkisi olsaydı şimdi İran’da hiçbir insanın asılmaması gerekirdi. Sudanda hiçbir kadının zina etmemesi ve taşlanarak öldürülmemesi gerekirdi.

Bu dediklerim bir saldırı değil bir tespittir ve bir gerçektir. Evrensel hukuk, ben insanım/kulum diyen hepimize lazım.
Evrensel hukuk özünde ceza vermek için cezalandırmak değil ıslah etmek topluma tekrar kazandırmak yatar. Onun içindir ki yine bir tespitle buradaki maalesef örneklemek durumunda kaldığım yobaz zihniyelerin hakimiyetinde ki gericilik değer yargıları ta yasalarımıza girdiğinden ve zihniyet değişikliği henüz gerçekleşmediğinden 16 yaşında ki bir çanta çalan genç hapishaneden muntazam ve profesyonel bir hırsız olarak çıkmaktadır.
Yine Avrupa toplumuna dönersek evrensel hukuk alanında genel olarak halkına paranoyak bakmıyor ve bir Hollanda’da örnek 18 yaşından küçüklerin adi suç ve diğer suç işlemelerine rağmen onu cezalandırma zihniyetinden ziyade hapse atma anlayışından önce gence, seni nasıl ıslah/terapi ederim.. uygulaması göstermek için hapishaneleri kapatıp, okul ve staj yerleri gibi ortam dahil gençlik yurtları açıyor. Tabii bende bilinçli suç işleyen cezasını çeksin diyorum ama, daha da çok o insanın insan olması için,Çünkü toplum olarak, bacısı olan ve çocukları olan bir kişi olarak onları topluma daha rahat salar ona güven duyarı.. İnsan olarak bundadır benim menfaatim..Kin güderek ceza için ceza vererek bu güveni ne bacıma ne de çocuklarıma veremem, insanı vicadana bu anlayışı/zihniyeti sığdıramam. Ortaçağdaydı o anlayış bence böyle.
Yani devlet bünyesinde evrensel hukuki adalet olsun isterim..
Umarım konuyu bu boyutlarda görür ve gerçekten şahsileştirerek savunma ve sataşmalar yerine akıl ve vicdan boyutlarında kişiler görüş ve tespitlerini şiirle bağlantılı olarak sunarlar… Bu dilek ve umudumu bu arenada da olduğum sürece koruyacağım..
Saygılarla..

Bu şiir ve edebiyat sayfasını, densizliğin,dinsizliğin, arsızlığın, deniliğin, şeniliğin, ahlaksızlığın, edepsizliğin, pişkinliğin her türlüsüne meşher ve tezgah yapan, ahlak, ilim, haya, izan yoksunu bir kısım seviyesiz nadanları ve buna bir çok uyarı ve ricalara rağmen kayıtsız kalan sayın yöneticileri protesto etmek için bu sayfadan şu saydığım çirkinlikler ve çirkinler ayıklanıncaya ve eski saygınlığına kavuşuncaya kadar ,bir daha bu sayfaya günün şiirine yorum yapmak ve yapanları okumak için girmeyeceğim!
Bütün saygıdeğer dostlara ve sayın yöneticilere duyurulur!
Saygılar, hayırlı çalışmalar.

Yeteeeeeeeer! Site yöneticeleri uyuyor mu? Şu sapıkların profillerini engellesinler, yoksa erkek arkadaşlarıma bile tavsiye etem.

günün şiirleri sadece o gün için yoruma kapatilsin.

şiir yorum bölümünü mahalle kahvehanesine cevirenler ise bir forum cadiri kurup tesbihlerini orada çekebilirler.

bu bir protestodur.

TEŞEKKÜRLER,HASAN BULDU KARDEŞİM.
HAYIRLI ÇALIŞMALAR,HAYIRLI GECELER

Senin yakaldığın ve iki elinle kucaklayıp bırakmadığın tek şeyin ne olduğunu bu sayfaya giren cümle alem görüyor! AHLAKTAN,ARDAN,DİNDEN MUSTAFİ BEREKET KAÇIRAN MAHLUK!

Sayın Hak Şahini, son yorumunuza katılıyorum.

Rümuzunda Sayın yazan vatandaşı muhatap kabul etmiyorum! onunla konuşmamın bir tek şartı var, oda, medeni ve edebi bir üslüp kullanarak, müslümanlara hakaret etmeyerek, delilli bürhanlı konuşmasıdır!
Aşağıdaki mesajlarının birinde bir yabacı ülkede vukua gelen had cezası olayını bahane ederek dine ve dindarlara saldırmasına tek bir soruyla cevap vereceğim;
O zina fiilini sizin nikahınız altıdayken sizin eşiniz irtikap etseydi, yine onu savunur ve dostu olan öteki zaniyi de kayırırmıydınız yoksa en ağır cezalarla cezalandırılmasını mı talep ederdiniz? ve cemiyetin içinde bu gibi fiilerin yaygınlaşarak moda haline gelmesini alkışlarmıydınız? hangi çocuğun hangi dost zaniden peydahlandığını ayırt etmek için durmadan D.N.A testi yapan hastahanelerin kapılarının aşındırılmasını medenilik gereği olarakmı yorumlardınız!
Başka sorum yok!

Seni burnundan yakaladık sonunda HAK ŞAHİNİ.Seni yönetim,seni allah affetse biz affetmeyeceğiz.Seni sapık seni!!!

Ahlaktan istifa etmiş BEREKET KAÇIRAN İNSANLIKTAN MUSTAFİ ZAVALLI! sayfayı inceleyenler kimin o haltı yaptığını, Rümuzların konumundan anlayacaklardır!
Böyle pislikler sergileyecekseniz bu edebiyat sayfasında ne işiniz var? bir randevu evine gidin!
Yoksa bu sayfaya giren ahlaklı ve inançlı insanlar burayı temelli sizlere terkedecekler! Sayın yöneticiler bu işe ne der bilinmez!