Ankara ayazını yemiş yıkık bir genç
Asır geldi birer birer yirmi bire
Küfür sakız oldu dilden dile
Yaşamak sanki muazzam çile
Kalpler birbirine muhtaçken
Aşk, muhabbet artık ders oldu
Önceden gece üzerimi örterken,
Şimdi geceyi üzerime örtüyorsun.
Ne oldu da ne değişti?
Sen mi değiştin yoksa!
Sen değiştiysen bir belirti verir misin?
Alacakaranlık bir Ankara günü
Sessiz ve kimsesiz
Yürüyorum adını içimden sayıklayarak
Ciğerlerimin çıkacağını
İçtiğim sigaradan anlıyorum
Sen bu dünya üzerinde bir şehir olsan,
Ankara olurdun benim gözümde.
Çoğu kişi sana aşkından ANGARA,
Çoğu kıskandığından BAŞKENT derdi.
Toprak kokan şehir!
Dünya'nın bütün yükünü de yüklesen
Sevmekten asla usanmam
Bak Yunus Emre'ye
Bak Nefi'ye, Baki'ye, Cemal'e
Hangisi usanmış
İş aşkı, ilah aşkı, makam aşkı, o aşkı, bu aşkı
Sen aziz şehrim İstanbul
Yürüyorum İnönü'de ellerim cebimde
Hepsiyle konuşma anını bekliyorum
Hepsi dediysem bir tek onla...
Sen aziz dostum İstanbul
Bazen,
Sadece yürümek istersin
Yolun sonunu düşünmeden
Ardına bakmadan
Kaderine tevekkül edip
Yürek sesinin haykırışıyla
Yalnız ben mi inkâr ediyorum Allah’ı
Mevsimler benden kafir
Ya kuşlar ve ağaçlara
Ne buyurulur
Uzun söze lüzum yok
Sevgili Bilge,
Boş salıncakları salladığım bir gündü... salıncağın her git gel yapışında bir hayalim düşüyor, bir anım kayboluyordu. Bu zamanlar içerisinde bazen insan dolmasını istediği boşluklarda boğulmaktan sıkılır hale geliyor sevgili okuyucu. Uzun zaman sonra sana birkaç satır karalamak istedim, seni biraz mahrum bıraktım karanlığımdan, hayal kırıklıklarımdan, umutsuzluklarımdan biliyorum toplayabilirim bu bensiz geçirdiğin zamanı sen de bana mektup yaz sevgili Bilge... sen orada ne yapıyorsun sadece benim sayfalarımı okumuyorsundur, geziyorsundur, hayaller kuruyorsundur, bir sonraki sayfada ne olacak merak ediyorsundur ben sana bir küçük tüyo vereyim sevgili okuyucum bolca hayal kırıklığı ve biraz da dram hayat zaten bunlardan ibaret değil mi Bilge? Ben de diyorum ben sana bir şey anlatacaktım şimdi aklıma geldi... Cahit abi ve Ümit abi burada atışma yaptılar çok güzeldi... Buraya geleceğin günü sabırsızlıkla bekliyorum sevgili okuyucum. Burada benim yazılarımı okuyan bir Allah kulu yok, bari sen gel beğendin mi onu söyle belki beni de mutlu eden bir şeyler olur. Bakıyorum buradaki kişilere herkesin okuyucusu bağdaş kurmuş onları dinliyor peki benim neden hiç dinleyicim yok da ben dinleyiciyim? Gel bilge beni bu köhne yerde yalnız bırakma... bir sonraki satırlarımda karşılaşmak dileğiyle altını çizdiğin yerleri sabırsızlıkla bekliyorum sevgili bilge... Sağlıcakla kal...
Allah’ım
Nedendir bilmem bu acı çekişim
Bir hayal kuruyorum
Enkaz altında kalan o kurtarılmaya aç insan gibi
Sadece kurtulmayı bekliyorum
Bu nasıl hapis tanrım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!