Sonsuzluğun varlığında her sabahın hüznü saklı
Tabi bulunamaz nimet sevdanın hakkı
Her güne uyanmanın mutluluğuna
Her gün ölüme yaklaşmanın korkusuyla
Sonsuz diye aşk mı olur
Bilmediğin sokakların unuttuğun çocuğu
İstemediğin gecelere doğan sabah güneşi
Kafası güzel yazının yazanı şairi
Ardından dinlenen sözlerin duyanı
Çocukluğum iki bin on beş.
Unuttuğum günlere doldu özlem
Belki yeniden yeniyi yaşamak istedi
Her gecenin adı olabilicek kadın
Hiç yoktan gözlerine ait aşıklar tepesi
Bencesini unuttur bencil sözleri
Bir kaç gece önceydi sözlerim
Körce konuştuğunu duyardı kulaklarım
Bilmezdim sağırca konuştuğumu
En güzel hislere yalnız şimdi aşıklar tepesi
Bir kaç geceden çok öncesi
Düşlerin yüzünden hissiz
Dışarıdaki renklere özenmiş yalnız
Oyuncağı elinden alınmış
Çaresiz kimsesiz çocuğum benim
Başkası adına duyduğu pişmanlık
Yaşadığı siyahın izlerini taşır
Düşlerinde kurduğu beyazı yaşar
Gözleri her kapandığında maviyi anımsar
Dünya zevklerine ait o güzel
Meskeninde hapseder acılarını
En çok ağlar omuzlarımda yaşlanmış düşlerin şiir gibi değilde ağlamak gibi sözler siğaranla aynı biter şarkılar şimdi en sevdiğin şarkıyı aç 5 dakika sürer sürmez ayarla sen onu gülerken kimler ağlarken yalnız kaldın kadın keza herif şimdi geceye isim ver ismini acıyan yerini herşeyi unuttur harflerle çiz resmimi beni benliğinden kopar sustur kara cahilliğimi sonra topla bütün cümlelerimi ölç tart biç bir şiir çıkar bana...
Bu aralar çok özledim seni senin olmayan bir kalbe sahip boş beleş gezen serseri gibi sokaklarda gezen bir adam oldum şimdi özür dilerim seni unutamadım tabi bu hatanın sahibi benim ama kurabiye canavarın seni çok özledi bugün ilk kez bulunduğum şehire kar yağdı bir süre daha buradayım sana bunu yazmak istedim milena olmasanda sevgili sevdiğim yağan karda aklıma düşen senin sahibisin sevgili sevdiğim çok akla yatkın olmayan işlere bulaşıp seni çok üzdüğümü biliyorum pişmanlığıma affın olmıcak olsa dahi küçük civcivim bilmeni isterim senin yanında harcadığım zamanın her zerresine muhtacım şu sıralar seni deliler gibi severek yaşayan bir adam olarak ölmeyi kendime sır edinmeliydim tabi ama aşk baki kaldığı dünyaya senide benide bir çok aşk gibi sokaklara gömüceğine eminim okuduğunu bilmiyorum belki okursun diye satırlarımı şununla tamamlamak isterim sevgili sevdiğim ateş kadar acıttın bugün yağan karı ilk kez görmüşcesine senin yüzündeki mutluluğu hatırlar kadar sevdim sokaklarına gelmekten bıkmicakcasına sahiptin bana pişmanım keşke düzelse ama ne ateş cennete ne cennet cehenneme düşmicek kadar belli sonumuz senin hasretinle sensiz günlerde suç ortağım hasta değilim delide değilim acı çekmeni istemem gögsümden akan yaşları dokunduğum tuşları bide kalbimi bırakıyorum şuradan sana seni çok özlüyorum...
Hiç gülmüyorum bu aralar
Hiçte olmadığım gibi bi adamım
Kimi kimsem yok
Bi sen varmışsın
Sevmeye dair sözüm dahi yok
Kelimeler senin içinmiş meğer
Sensiz kimsesiz uçurtma kayboldu
Sabaha doğan güneş denizler hayalim
Geceye ait yıldırımlar özele ait renkler
Şimdi maviliğini kaybetmiş masmavi denizler
Lambası yarım sokak kirli göz yaşlarım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!