Be hey zavallı gafil şekle tabi olunmaz,
Gönüllerde filiz ol, çiçek aç da görelim.
Mülkiyete güvenip haktan geri kalınmaz,
Muhabbete rençper ol, tohum saç da görelim …
Bastın sarı akçeyi sen kazandın diyelim,
Dağı-taşı, ovayı mülkün sandın diyelim.
Ha bire sen konuştun ben de kandım diyelim,
Yalan dinle harap ol, doğru biç de görelim …
Aç kesenin ağzını çalacaksan düdüğü,
Tut atanın sözünü vardır elbet bildiği.
Görülmüş mü doğrunun menzilinden kaldığı?
Hakikate ahbap ol, yardan uç da görelim …
Müritleri hu çeker medresede-tekkede,
Sevap diye ter döker Medine’de, Mekke’de.
Bu işin mahareti sanma sarık-takkede,
Güzelliğe meşrep ol, şerden kaç da görelim …
Kolaydır dağ başında dervişlik de, pirlik de,
Kalpte saklı değil mi yiğitlik de, erlik de?
Aynı işi görmeli takunya da, terlik de? …
Kerbelâ’da serap ol, serden geç de görelim …
Senin olsun dünyanın yalan-dolan serveti,
Bende dursun sofrayı paylaşmanın lezzeti.
Söz özden çıkmıyorsa nerde kaldı kıymeti?
Dil zehrine şarap ol, bade iç de görelim,
Dört kapıya turab ol, makam seç de görelim …
Kayıt Tarihi : 14.12.2007 06:04:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!