Kurmaca bir dünyanın sahte mutluluk yansımalarına gülümsemiştim dün, varlayarak. Şimdi varsıl düşlerime uzattım ellerimi, tadımlık mutluluklar üretiyorum sessiz ama ilkeli. Ömür, ömrüm bir dürbüne tersten bakıldığında görülen uzaklığa dikmişti gözlerini ancak ben düşümde gördüğüm gömütüme takılı, varsayılan yirmi yılı tüketiyordum. Yeşildim...Maviye karışmıştı yeşilliğim ve dingindim hiç olmadığım kadar. Köklerim güneşe hasret ama umuttu tomurcuklarımda. Geldim, açmak istemedim. tomurcuk biraz daha beslenmeliydi; suyla, güneşin dostluğunda...Gözlerim görünmezdi, görebilirken ne var ne yoksa yaşama dair herşeyi. Özlemdim...Özleyerek tükettim belirsizliğimi. Vardım işte. Var mıyım peki?
(Gördüğüm bir düşün sonrası)
Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Devamını Oku
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,