Ben senden öğrendim,
Sevdaya dair ne varsa.
Aşkı da ayrılığı da!
Susmayı öğrendim, gözlerine her baktığımda.
Ve nefessiz kalmayı, ellerime dokunduğunda.
Coşkun sel gibiydim belki deli bir rüzgar,
Koşmak istiyordum, avaz avaz bağırmak.
Duyun beni ağaçlar, kuşlar,
Şahit ol gökyüzü.
Ben aşığım diye bağırmak istiyordum!
Şimdi hayat, pişmanlıklarımı vuruyor yüzüme,
Bir tokat gibi.
Sen bir ateşsin bense pervane,
Kanat cırptım ölümüne, yanıp yok olacağımı, Bile bile.
Ve teslim oldum, geceyi aydınlatan alevlerine!
Olsun dedim be, yansın yüreğim senle.
Sevdim, sevdikçe dahada yandım işte.
Kim bilir, aşk dediğin yanmaktı belkide!
Dedim ya sevgili, ben senden öğrendim,
Sevdaya dair ne varsa, aşkı da ayrılığıda!
Ağlamayı öğrendim, yokluğunun ızdıraba,
Dönüştüğü zamanlarda.
Sensiz çaresiz, kahırla geçirdiğim günleri.
Unutmak istedim, gözlerimi her kapadığımda,
Gördüğüm yüzünü!
Dedim ya kahve gözlüm, ben senden öğrendim.
Sevdaya dair ne varsa.
Her nefeste, yeniden ölmeyi öğrendim,
Yokluğunda.
Kim bilir hercai gönlün şimdi,
Hangi baharlar da!
Unutma sevgili, elbet bir gün seninde,
Bir vefasız çıkar karşına.
Sende öğrenirsin, bana öğrettiğin ne varsa.
Hayat bir gün, yaptıklarını vurur yüzüne,
Hataların esir eder seni.
Günahıyla sevabıyla.
Geçmişin bırakmaz yakanı,
Sakın unutma!
...... Meryem Keskin......
.......02.01.2023.......
Kayıt Tarihi : 30.4.2023 03:44:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!